İtalyan sanatçının gri bantla duvara yapıştırdığı ve sembolik anlamının yanı sıra yüksek fiyat etiketiyle de dikkat çeken muz eseri, bu kez Fransa’daki Centre Pompidou-Metz Müzesi’nde sergilenirken bir ziyaretçinin hedefi oldu.
Olay geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşti. Müze ziyaretçilerinden biri, sergilenen muzu yerinden sökerek kabuğunu soydu ve yedi. Müze yetkilileri, olayın ardından güvenlik görevlilerinin hızlı ve sakin bir şekilde müdahale ettiğini, birkaç dakika içinde yeni bir muzun yerleştirilerek eserin tekrar sergilendiğini açıkladı.
Muzun Sonu, Sanatın Başlangıcı mı?
Cattelan’ın 2019’da Art Basel Miami fuarında ilk kez sergilediği Comedian, o dönemde 120 ila 150 bin dolar arasında satılan üç edisyonuyla sanat piyasasına dair ironik bir eleştiri olarak yorumlanmıştı. Sanatçı, eserini “spekülatif ve sanatçıyı gözetmeyen” sanat dünyasına karşı bir tepki olarak tanımlamıştı.
Fransa’daki son olay sonrası açıklama yapan Cattelan, ziyaretçinin sadece meyveyi tükettiğini belirterek, “Ziyaretçi, meyveyi sanat eseriyle karıştırdı. Muzla birlikte kabuğu ve bandı da yemeliydi,” ifadelerini kullandı.
Bu İlk Değil, Son da Olmayabilir
Comedian, daha önce de benzer olaylarla gündeme gelmişti. 2019’da performans sanatçısı David Datuna, Art Basel Miami’deki sergide eseri inceleyip “aç olduğunu” söyleyerek muzu yemişti. Olay, eserin sergiden kaldırılmasına yol açmıştı.
2023 yılında Güney Kore’deki Leeum Sanat Müzesi’nde bir üniversite öğrencisi benzer bir gerekçeyle muzu yemiş, bir yıl sonra ise Çinli kripto para yatırımcısı Justin Sun, Sotheby’s Hong Kong müzayedesinden 6,2 milyon dolara satın aldığı eseri kameralar karşısında tüketmişti.
Cattelan’ın Provokatif Sanatı Sınır Tanımıyor
Maurizio Cattelan yalnızca Comedian ile değil, “America” adlı 18 ayar altından yapılmış, tam işlevli klozet eseriyle de adından söz ettirmişti. Donald Trump’ın başkanlığı döneminde Beyaz Saray’a teklif edilen eser, 2020 yılında Birleşik Krallık’taki bir sergiden çalınmış, iki kişi suçlu bulunmuş ancak altın klozetin parçalarına hâlâ ulaşılamamıştı.
Sanatla performansın iç içe geçtiği bu provokatif eserler, izleyiciyi yalnızca görmeye değil, düşünmeye ve hatta harekete geçmeye davet ediyor. Ancak görünen o ki, bazı ziyaretçiler bu daveti oldukça kelimesi kelimesine alıyor.