Google, kuantum bilgisayarlar alanında kayda değer bir ilerleme kaydettiğini duyurdu ve klasik süper bilgisayarları geride bırakan yeni bir algoritma geliştirdiğini iddia etti. “Quantum Echoes” adı verilen bu algoritma, Nature dergisinde yayımlanan bir makaleye göre, doğadaki kuantum davranışlarını, özellikle de moleküller içindeki atomların etkileşimini, benzersiz bir hız ve doğrulukla modelleyebiliyor.
Şirket, algoritmanın en son kuantum işlemcisi üzerinde yapılan testlerde, önde gelen bir klasik süper bilgisayardan 13 bin kat daha hızlı sonuçlar verdiğini açıkladı. Google, elde edilen verilerin hem doğrulanabilir hem de tekrarlanabilir olduğunu vurgulayarak bu gelişmeyi, “doğrulanabilir kuantum avantajına sahip ilk algoritmanın gösterimi” olarak nitelendirdi.
Google Quantum AI Araştırma Laboratuvarı Başkanı Hartmut Neven, bu adımı “bir dönüm noktası” olarak değerlendirdi ve hem Google’ın hem de diğer araştırma gruplarının malzeme bilimi ve ilaç keşfi gibi alanlarda pratik kuantum algoritmaları geliştirmeye odaklandığını belirtti.
Her ne kadar ticari kullanıma hemen hazır olmasa da, Quantum AI operasyon direktörü Charina Chou, Quantum Echoes yönteminin birçok kuantum simülasyon sisteminde uygulanabileceğini ve bunun “sadece daha iyi değil, aynı zamanda gerçekten faydalı kuantum bilgisayarlar için bir yol haritası” olduğunu ifade etti. Nature’da yayımlanan bir diğer Google makalesi, aynı yöntemin nükleer manyetik rezonans (NMR) deneylerinde de kullanılabileceğini gösterdi.
Teknoloji şirketleri ve araştırma merkezleri arasındaki “kuantum avantajı” yarışı son zamanlarda hız kazanmış durumda. Kuantum avantajı, kuantum bilgisayarların belirli ve anlamlı görevlerde klasik bilgisayarları aştığı noktayı ifade ediyor. Google, 2019’da 200 saniyede çözdüğü bir problemin klasik bir süper bilgisayar tarafından 10 bin yılda çözülebileceğini iddia ederek “kuantum üstünlüğü” ilan etmişti. Ancak sonraki araştırmalar, bu hesabın klasik yöntemlerle çok daha kısa sürede yapılabileceğini göstermişti.
Google, bulguların Nature dergisinin hakem sürecinden geçtiğini ve ayrıca kendi araştırmacılarının sonuçları çürütmeye çalıştığı bir iç doğrulama sürecinden geçtiğini belirtti. Uzmanlar, sonuçların bağımsız olarak doğrulanmasının zaman alacağını belirtiyor. IBM’deki araştırmacılar, 2026’ya kadar birkaç güvenilir “kuantum avantajı” iddiasının daha ortaya çıkabileceğini, ancak bu tür açıklamaların yoğun bilimsel incelemeye tabi tutulacağını ifade ediyor.