Christophe Bonneuil ve Jean-Baptiste Fressoz’un kaleme aldığı “Antroposen Olayı, Yerküre, Tarih ve Biz” adlı eser, İş Kültür Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu. Kitap, Antroposen’i bir krizden ziyade, içinde yaşanılan yeni bir gerçeklik olarak ele alıyor.
Kitap tanıtımında, çevresel felaketlerin geçici bir sapma olarak görülmesinin yanıltıcı olduğuna dikkat çekiliyor. Yükselen sıcaklıklar, çöken ekosistemler, dönüm noktaları ve kitlesel yok oluşlar gibi olaylar, artık gezegenin olağan durumları haline geldi. “Çevre krizi” söylemi, hala geri dönülebilecek bir denge yanılsaması yaratıyor. Ancak yazarlar, mevcut dönemin rastlantısal bir kriz olmadığını, aksine tarihsel olarak şekillenmiş, yapısal ve kalıcı bir bozulmanın sonucu olduğunu vurguluyor.
Eser, çevresel yıkımı soyut ve genel bir “insanlık” kavramına indirgemek yerine, kapitalist yayılma, emperyalist baskı ve savaş mekanizmasıyla örülmüş tarihsel bir süreç olarak değerlendiriyor. Sorun, eksik uyarılardan ziyade, bu uyarıların kimler tarafından engellendiği ve neden sistematik olarak göz ardı edildiği üzerine odaklanıyor.
Yazarlar, İnsan Çağı olarak da adlandırılan Antroposen’i, evrensel bir insanlık hikayesi olarak değil; Sermaye Çağı, Ölüm Çağı, Tüketim Çağı ve Cehalet Çağı gibi kavramlarla tanımlayarak, parçalı, çatışmalı ve politik bir tarih olarak yeniden yorumluyor. Bu alternatif adlandırmalar, ekolojik bozulmanın arkasındaki ekonomik ve ideolojik güç yapılarını görünür kılarak, yeni bir tarih yazımı için kavramsal bir temel oluşturuyor.
Antroposen’i sadece bir yıkım olarak değil, aynı zamanda ortak bir mücadele alanı olarak gören bu eser, geçmişin unutulmuş direnişlerini günümüzün politik tasavvurlarıyla birleştirerek, güçlü ve sarsıcı bir çağrı niteliği taşıyor.
