John Durham Peters ve Peter Simonson’ın editörlüğünü yaptığı “Kitle İletişimi ve Amerikan Toplumsal Düşüncesi” isimli eser, Ebru Özgen ve Bilge Şenyüz’ün çevirisiyle okuyucuyla buluştu.
Kitap, tanıtım metninde belirtildiği üzere, iletişimin insan varoluşunun temel bir parçası olduğunu vurguluyor. “Kitle iletişimi” kavramının yirminci yüzyılda ortaya çıkışı ve örgütlenmesi üzerinde duruluyor. 1920’lerden 1960’lara kadar olan dönemde radyo, televizyon, sinema, gazete ve dergi gibi beş medya türünün kültürel ve siyasi alanda yarattığı etki inceleniyor. Bu beş büyük medya organının, milyonlarca izleyici ve okuyucuya ulaşarak, sanayileşmiş üretim biçimleriyle ve ulusal yayın akışlarıyla modern dünyanın ilk gerçek “kitle medyası”nı oluşturduğu belirtiliyor.
Bu yeni medya düzeninin hem umutları hem de endişeleri beraberinde getirdiği ifade ediliyor. Demokrasiyi güçlendirme potansiyeli mi taşıdığı, yoksa totaliter rejimlere mi zemin hazırladığı; insanları bir araya mı getireceği, yoksa yalnızlaştıracağı; sanatı yüceltecek mi, yoksa sıradanlaştırıp değersizleştireceği gibi soruların tartışıldığı bir dönem olduğu vurgulanıyor. Kitle iletişiminin, dört beş neslin dünyayı algılama biçimini etkileyen, yüzyılın en çok tartışılan toplumsal deneyimlerinden biri haline geldiği belirtiliyor.
“Kitle İletişimi ve Amerikan Toplumsal Düşüncesi (1919–1968)”, bu büyük değişime şahitlik eden gözlemcileri bir araya getiriyor. Bu gözlemcilerin, kitle medyasının yükselişini içeriden gözlemleyen öncüler olduğu vurgulanıyor. Bazılarının hala geçerliliğini koruyan görüşler sunduğu, bazılarının ise tarihsel olarak öğrenilmesi gereken tespitleriyle yeni bakış açıları kazandırdığı ifade ediliyor.
Bu derlemenin, sadece Amerikan iletişim tarihine ilgi duyanlara değil, aynı zamanda dijitalleşmiş, algoritmik ve çok kanallı günümüz medya ortamını küresel olarak anlamak isteyenlere de yol gösterdiği belirtiliyor. Beş Büyük’ün gelişimini anlamanın, dijital çağın karmaşık iletişim düzenini çözmeyi kolaylaştıracağı düşünülüyor.
