Bahar Akman’ın kaleminden çıkan yeni polisiye romanı “Derin Sırlar”, Maceraperest Kitaplar tarafından yayımlandı. Roman, Komiser Tunç’un karmaşık bir cinayet soruşturmasının merkezinde yer aldığı bir hikaye sunuyor. Soruşturmanın temeli, Osmanlı mirası taşıyan Camondo ailesinin gizemli bir emanetiyle örülmüş. Komiser Tunç, bu ailenin bıraktığı izleri nesilden nesile takip ederek, cinayetlerin ardındaki gerçeği çözmeye çalışırken geçmişle günümüz arasında gidip geliyor.
Romanın anlatıcısı, Irène adında bir bebeğin gözünden olaylara odaklanıyor. Irène, bir bakımevinin karanlık ve umutsuz atmosferinde, yüzlerce yetimle birlikte yaşıyor. Bu bakımevinde, bebeklerin ani ve trajik ölümleriyle karşılaşıyor. Irène’nin yaşadığı korku, hem kendi çocuklarının güvenliği hem de bakımevindeki diğer bebeklerin kaderiyle ilgili endişelerden kaynaklanıyor. Hayatta kalma mücadelesi veren insanların arsızlığını ve çaresizliğini gözlemliyor, ölümün rutin bir olgu haline geldiğini fark ediyor.
Hikaye, Irène’nin emaneti sakladığına dair inancı ve bu emaneti koruma konusundaki kararlılığıyla da şekilleniyor. Komiser Tunç’un bu emanetin önemini anladığı ve onu korumak için her şeyi yapmaya hazır olduğu yönündeki düşünceler, romanın gizemini daha da artırıyor. Akman, okuyucuyu geçmişin sırlarıyla günümüzün suçlarıyla birleştiren, gerilimi yüksek bir anlatı örgüsüyle karşı karşıya bırakıyor. Roman, aynı zamanda insanlığın en karanlık köşelerinde yaşanan acıları ve umutsuzluğu da gözler önüne seriyor. “Derin Sırlar”, okuyucuyu hem heyecan dolu bir polisiye macerasına hem de derin psikolojik temellere taşıyan etkileyici bir eser olarak karşımıza çıkıyor.
