ABD’nin Tennessee eyaletindeki müzayede, sanatçının pek çok kişisel eserine ev sahipliği yaptı. Müzayede kapsamındaki 60 parça arasında Dylan’a ait fotoğraflar, müzik notaları ve gitar gibi değerli objeler de yer aldı. Ancak en büyük ilgi, 1965 tarihli “Mr. Tambourine Man” şarkısının taslaklarına gösterildi ve bu eser, tahminlerin üzerinde bir fiyatla satıldı. Ayrıca, açık artırmada Dylan’ın 1968 yapımı imzalı yağlı boya tablosu 260 bin dolara, 1983 model Fender gitar ise 225 bin dolara alıcı buldu. Müzayede evi, yüz yüze ve çevrim içi tekliflerle toplamda yaklaşık 1,5 milyon dolar elde ettiklerini açıkladı. Öte yandan, Bob Dylan’ın hayatı sinemaya da taşındı. Timothée Chalamet, Dylan’ın…
Yazar: Pelin Yılmaz
Jeunet, Valérie Perrin’in 28 dile çevrilen ve Fransa ile İtalya’da toplamda 2 milyonun üzerinde satan Changer l’eau des fleurs (Çiçeklerin Suyunu Tazelemek) adlı romanını beyaz perdeye taşıyacak. Filmin başrolünde ise Fransız sinemasının sevilen oyuncusu Leïla Bekhti yer alacak. Kitap Hakkında Çiçeklerin Suyunu Tazelemek, Valérie Perrin’in kaleme aldığı ve büyük ilgi gören bir roman. Fransa’da 850 bin kopya satan eser, Prix Maison de la Presse ve Prix des Lecteurs du Livre de Poche ödüllerine layık görüldü. Kitabın hakları, 2021 yılında İtalyan yapım şirketi Palomar tarafından satın alındı. Ayrıca, kitabın Türkçe de dahil olmak üzere 28 farklı dile çevrildiği biliniyor. Film Yapımcıları…
2021’de yayımlanan Dexter: New Blood’ın devamı niteliğindeki bu yeni projede başrol yine Michael C. Hall tarafından üstlenilecek. Çekimlerin başladığını duyuran Hall, diziye dair heyecanını takipçileriyle paylaştı. Hikaye, Dexter: Resurrection dizisinde günümüzde geçecek ve ilk sezonu gelecek yaz izleyicilerle buluşacak. Michael C. Hall, dizinin Instagram hesabından paylaştığı bir videoda, “Yeni bir maceraya başlıyoruz ve bu yolculuğa sizlerin de bizimle katılmasını dört gözle bekliyorum. Takipte kalın,” diyerek dizinin çekimlerinin başladığını duyurdu. Başrollerde Aynı İsimler Dexter: Resurrection dizisinde, Dexter Morgan karakterini canlandıran Michael C. Hall’ın yanı sıra, David Zayas (Angel Batista), Jack Alcott (Harrison Morgan) ve James Remar (Harry Morgan) da eski rolleriyle…
David Lynch, sinemaya kattığı tuhaf ve büyüleyici fantezi dünyasıyla yeni bir çağ başlattı. 2020 Akademi Ödülleri’nde onur ödülüne layık görülen usta yönetmen, kariyerine dair izleyicilere unutulmaz deneyimler sundu. Lynch’in sinemasına adım atmak isteyenler için, izlemeniz gereken 6 önemli filmden bir seçki hazırladık. 1. Eraserhead (1977) David Lynch’in sinemadaki ilk uzun metraj denemesi olan Eraserhead, yönetmenin tuhaf ve benzersiz dünyasını tanımamıza olanak tanıyor. Siyah-beyaz çekimle sunulan bu filmde, Henry Spencer’ın hikayesi anlatılırken yoğun bir görsel ve işitsel deneyim yaratılıyor. Eraserhead, çıktığı dönemde izleyiciler arasında büyük bir merak uyandırmış ve Lynch’in sinemaya olan katkısının temelini atmıştır. 2. Mulholland Dr. (2001) Mulholland Dr.,…
Twin Peaks, Mulholland Drive ve Blue Velvet gibi unutulmaz yapımlarla tanınan Lynch, uzun süredir sigara kaynaklı amfizem hastalığı ile mücadele ediyordu. Ailesi, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Artık bizimle olmadığı için dünyada büyük bir boşluk var. Ama onun da dediği gibi, ‘Gözünüz delikte değil çörekte olsun,’” ifadelerine yer verdi. Sanat Yolculuğunun Başlangıcı ve Eraserhead 1946 yılında Montana’nın Missoula şehrinde dünyaya gelen David Lynch, genç yaşlarda sanata olan ilgisini keşfetti. Pennsylvania Güzel Sanatlar Akademisi’nde sanat eğitimi aldı ve burada deneysel kısa filmleriyle dikkat çekti. 1977’de tamamladığı Eraserhead ile büyük bir çıkış yakalayarak, karanlık ve çarpıcı anlatım tarzını sinema dünyasına tanıttı. Sinemanın…
Yönetmenliğini Barry Levinson’ın üstlendiği film, 20. yüzyılın ortalarında, iki ünlü suç ailesinin lideri Vito Genovese ve Frank Costello’nun gerçek hikayesini anlatıyor. De Niro, filmde her iki karakteri de canlandırarak büyük bir performansa imza atıyor. Usta aktör, mafya dünyasının iki önemli figürünü bir arada oynayarak izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunacak. Alto Knights’ın senaryosunu, Martin Scorsese’nin ünlü mafya filmi Sıkı Dostlar (Goodfellas) ile tanınan Oscar adayı Nicholas Pileggi kaleme aldı. Film, De Niro ve Levinson’ı yıllar sonra yeniden bir araya getiriyor. İkili, daha önce The Wizard of Lies, What Just Happened, Wag the Dog ve Sleepers gibi projelerde birlikte çalışmıştı. Gerçek Suç…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Barım hakkında başlatılan soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı koydu. Özellikle ünlü oyuncu Serenay Sarıkaya gibi isimlerin menajerliğini yapan Barım’ın, sektördeki etkisi ve faaliyetleri merak konusu oldu. Peki, Ayşe Barım kimdir ve hakkında neler konuşuluyor? Serenay Sarıkaya Adliyeye Gitti Ayşe Barım’a yönelik soruşturma kapsamında ünlü oyuncu Serenay Sarıkaya, ifade vermek için İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi’ne başvurdu. Sarıkaya’nın menajeri olan Ayşe Barım ile ilgili yürütülen soruşturma, sektördeki tekelleşme iddialarını da kapsıyor. Soruşturma ve İddialar Ayşe Barım’ın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde tekelleşmeye yol açtığı ve Serenay Sarıkaya ile Mert Demir arasında “kamufle ilişki” kurmasına aracılık ettiği öne…
Haziran 2023’te vizyona giren The Flash, dünya çapında toplamda 271 milyon dolar hasılat elde etti. Ancak bu rakam, filmin bütçesi ve pazarlama maliyetleri göz önüne alındığında, beklenenin altında kaldı. Variety dergisi, bu rakamın aslında küçük olmadığını ancak öngörülen maliyetlerin karşılanması için filmin gişede iki katı kadar bir gelir elde etmesi gerektiğini belirtti. Muschietti’nin Yorumları: Hedef Kitleye Ulaşamamak Yönetmen Andy Muschietti, The Flash’ın başarısızlığını, Warner Bros.’un sinemaseverlerin tüm demografik gruplarına hitap etmeye çalışmasının yanı sıra bu çabalarının yetersiz kalmasına bağladı. Muschietti, Warner Bros.’un 25 yaş altı erkekler, 25 yaş üstü erkekler, 25 yaş altı kadınlar ve 25 yaş üstü kadınlar gibi…
Konser, Türk keman virtüözü Ayla Erduran’a saygı duruşuyla başladı. Erduran’ın vefatının ardından Başkemancı Elif Tarakçı, orkestranın duyduğu derin üzüntüyü dinleyicilere aktardı. Sinéad Campbell Wallace’ın Unutulmaz Performansı Konserin ilk bölümünde, Puccini’nin senfonik tarzıyla dikkat çeken Preludio Sinfonico eseri seslendirildi. Ardından, Wallace, Puccini’nin Vissi d’Arte (Tosca), Catalani’nin Ebben? Ne Andro Lontana (La Wally) ve Wagner’in Dich, teure Halle (Tannhäuser) aryalarını büyük bir ustalıkla yorumladı. Bu dramatik ve duygusal eserler, kadın kahramanların gücünü, romantizmini ve hüzünlü öykülerini sahneye taşırken, izleyicilere derin bir etki bıraktı. Konserde ayrıca, Mascagni’nin Cavalleria Rusticana operasından Intermezzo parçası, orkestra ve Wallace arasındaki müzikal uyumu pekiştiren harika bir geçiş sağladı.…
Yeni sezon için heyecanlı bekleyiş sürerken, dizinin geleceğine dair bazı önemli detaylar da ortaya çıkmaya başladı. Dizinin yönetmeni ve yürütücü yapımcısı Ben Stiller, Severance’ın geleceğiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Bu hafta Collider’a verdiği röportajda, dizinin 3. sezonu için çalışmalara başladıklarını duyurdu. Stiller, dizinin uzun vadeli planlarına dair önemli ipuçları verdi. Başlangıçtan Bitişe Kadar Bir Yol Haritası Ben Stiller, dizinin geleceği hakkında şunları söyledi: Severance’ı izleyicilere karşı bir sorumlulukları olarak gördüklerini belirten Stiller, bu sorumluluğun gereği olarak dizinin sonunun ve genel yönünün baştan belirlenmesi gerektiğini ifade etti. Yönetmen, ekibiyle birlikte dizinin ilerleyişi için bir yol haritası oluşturduklarını ve bu plan doğrultusunda ilerlediklerini…