Festivalde bugün, farklı kategorilerden toplam 13 yapım, iki ayrı salonda sinemaseverlerle buluştu. Uluslararası yarışma bölümünde, Anette Baldauf, Chioma Onyenwe, Joanna Adesuwa Reiterer ve Katharina Weingartner’in yönettiği Nijerya-Avusturya ortak yapımı “Dantel İlişkileri” ve Bulut Renas Kaçan’ın “Döngü” adlı filmi yer aldı. Ayrıca, Naci Gürhan Öğrenci kategorisi ve Panorama seçkisindeki filmler de izleyicilerin beğenisine sunuldu.
“Dantel İlişkileri,” uluslararası prömiyerini Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali’nde yaptı ve festivalin dikkat çeken yapımlarından biri oldu. Filmin yönetmenlerinden Katharina Weingartner, gösterim öncesinde yaptığı açıklamada, feminist ve sömürgecilik karşıtı bir film yapımcısı olduğunu belirterek, çekim yaptıkları ülkelerde yerel yönetmenlerle işbirliği yapmayı tercih ettiklerini vurguladı. Bu filmde de iki Nijeryalı ve iki Avusturyalı yönetmenin birlikte çalıştığını ifade etti.
Film, 1980-2000 yılları arasında Avusturya-Nijerya arasındaki dantel ticaretinin altın çağını ve Nijerya’nın Lagos kentinde “Dantel Kraliçesi” olarak tanınan bir tekstil pazarlamacısının kızı ile Avusturyalı bir dantel ihracatçısının tanıklıkları üzerinden sömürgeci mirasın üzerine inşa edilen büyük bir endüstriyi ele alıyor. Avrupa’nın zenginleşmesindeki sömürge izlerini, Batı Afrika örneği üzerinden yerel üretimlere yönelik dış müdahaleleri ve çok katmanlı bir hafızayı sunuyor. Avusturya ve Nijerya’da çekilen film, Avrupa’daki siyah ırkçılığı, cinsiyet eşitsizliği, göçmen düşmanlığı ve gelir adaletsizliği gibi konulara değinerek çok yönlü bir eleştiri sunuyor.
Günün dikkat çeken bir diğer filmi ise Lübnan’da Güney’deki çatışmalar nedeniyle düzenlenemeyen REEF (Tural Encounters on Enviroment and Film) Festivali’nde gösterilemeyen Lübnanlı yönetmen Red Zeno’nun “Cehennem Ağacı” oldu. Zeno, orta metrajlı bu filmde Beyrut’taki evinin bahçesinde hızla büyüyen bir ağacın istilacı bir tür olduğunu öğrenmesinin ardından bir uzmanla birlikte bu türü araştırmaya başlıyor. Başlangıçta kesmeyi reddettiği ağacın istilacı olduğunu fark eden Zeno, bu türün bitki çeşitliliğini ve doğal yaşamı nasıl tehdit ettiğini keşfederken, Güney Lübnan’da yaşayan arkadaşı Hadi’nin tanıklıklarıyla İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarında kullanılan beyaz fosforlu mühimmatların yarattığı ekolojik yıkımı da gözler önüne seriyor. Filmde istila, işgal ve tek tip ürün yetiştirme tehlikesi, bitki türü ve İsrail anlatısı etrafında birleşerek iç içe geçiyor.
Festivalde gösterilen kısa, orta ve uzun metrajlı filmlerin tamamı, savaş, kontrolsüz büyüyen endüstriler, insan kaynaklı bilinçsiz eylemler ve gelişen teknolojinin ekoloji üzerindeki olumsuz etkilerine odaklanıyor. Küresel ısınmanın yol açtığı kuraklık, deniz kirliliği, toprak verimliliğinin azalması, artan karbon salınımı ve süregelen savaşların ekosistemde yarattığı geri dönüşü olmayan hasarlar, festivalin temel konularını oluşturuyor.