Gezegenimizin merkezindeki çekirdek, yeryüzünün yaklaşık 3 bin kilometre altında yer alarak Dünya’nın manyetik alanını meydana getiriyor. Bu manyetik alan, Güneş’ten gelen yüklü parçacıkları ve kozmik radyasyonu saptırarak canlı yaşamını koruyan görünmez bir kalkan görevi üstleniyor. Ancak son araştırmalar, bu koruyucu alanın özellikle Güney Atlantik üzerinde belirgin bir şekilde zayıfladığını gösteriyor.
Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) Swarm uydularından elde edilen verileri değerlendiren Jeomanyetizma Profesörü Chris Finlay, durumun endişe verici olduğunu belirtiyor. Finlay, Afrika’ya doğru olan kısmın, Güney Amerika üzerindeki bölgeden farklı bir değişim gösterdiğini ve bu durumun alanda daha yoğun bir zayıflamaya yol açan özel bir süreç olduğunu ifade ediyor.
“Güney Atlantik Anomalisi” (SAA) olarak adlandırılan bu bölge, uyduların geçişi sırasında yüksek radyasyon seviyeleriyle karşılaşmasına neden oluyor. GPS, iletişim ve hava tahmini gibi hizmetler sağlayan uydular, bu alandan geçerken elektronik sistemlerde arıza, veri bozulması veya kalıcı hasar gibi risklerle karşı karşıya kalabiliyor.
NASA’ya göre, bu anomali Dünya’nın çekirdeğindeki erimiş demir ve nikelin düzensiz hareketleri sonucunda manyetik alanda meydana gelen dalgalanmalardan kaynaklanıyor. Gezegenin manyetik ekseninin eğikliğiyle birleşen bu dinamik yapı, SAA’nın oluşumuna zemin hazırlıyor.
Afrika altındaki zayıf manyetik bölgelerin batıya doğru kayması ve Atlantik’in ortasındaki benzer bölgelerin doğuya yönelmesi, anomalinin sürekli genişleyen bir yapıya dönüşmesine neden oluyor.
Finlay, Güney Atlantik Anomalisi’nin Dünya’nın çekirdeğinden gelen bir uyarı niteliğinde olduğunu vurgulayarak, gezegenimizin koruyucu kalkanının dinamik bir yapıya sahip olduğunu ve yüzeyin derinliklerinde yaşanan değişimlerin uzaya kadar uzanarak günlük hayatımızı etkileyebileceğini belirtiyor.
ESA’nın 2013’ten beri Dünya’nın manyetik alanını izleyen Swarm uyduları, çekirdekten iyonosfere kadar farklı katmanlardan gelen manyetik sinyalleri analiz ederek bu süreçlerin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunuyor.
Bilim insanları, yeryüzündeki insanların doğrudan bir tehlike altında olmadığını ancak uzaydaki astronotlar, yüksek irtifalı uçuşlar ve uydular için riskin her geçen yıl arttığını vurguluyor.
Zayıflayan bu manyetik kalkan, Dünya’nın manyetik alanındaki hassas dengenin bozulmaya başladığının ve bu değişimin gelecekte teknolojik sistemleri ciddi şekilde etkileyebileceğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor.