Kerem Işık’ın yeni romanı “Öteki Dünya”, Yapı Kredi Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. Roman, okuyucuyu Thomas Mann’ın “Büyülü Dağ” romanındaki sanatoryumu andıran, dünyadan izole bir mekanda, ölümden sonraki hayata geçişin çalkantılı süreçlerine davet ediyor. “Öteki Dünya”, ölümün algılanması ve mutlak unutuş evrelerinin yarattığı yabancılaşmayı, birbirini tamamlayan iki farklı anlatı olan “Öteki Dünya” ve “Taşıyıcı” bölümleri aracılığıyla ele alıyor.
Bilimkurgu atmosferinde şekillenen bu anlatılarda, hayattan kopuşun kurgusal tasviri yapılırken, aynı zamanda yaratılış mitlerine de göndermelerde bulunuluyor. Eser, okuyucuyu şu temel sorularla baş başa bırakıyor: Bu dünya aslında neresi? “Orası” ve “burası” yer değiştirse neler yaşanır? Gerçeklik, düşlerle karıştığında ortaya ne çıkar?
Kerem Işık, Brueghel’in ünlü “İkarus” tablosundaki varoluşsal sorgulamayı ve o dramatik anın etkisini, sürükleyici bir anlatıya dönüştürüyor. Yazar, felsefi bir düşünceyi, kurmaca dünyasının derinliklerinde ustalıkla betimleyerek okuyucuya sunuyor.
Romandan bir alıntı, eserin atmosferini ve içeriğini gözler önüne seriyor:
“Hepiniz öldünüz! Birkaç önemli bilgi daha: şu an Öteki Dünya’da yer alan Birinci İstasyon’un 871. lojman kompleksindesiniz. Girişte verilen ilaç nedeniyle kendinizi bitkin ve halsiz hissedebilirsiniz. Tabii tüm bu yan etkiler geçici. Ne de olsa az önce belirttiğim gibi artık ölüsünüz. Buranın bir tür ara bölge olduğunu unutmayın. En kısa sürede buradan çıkmaya bakın. Şimdi tulumlarınızın üzerinde yazan numaralara göre odalarınıza dağılabilirsiniz. İlk üç rakam apartman, son iki rakamsa oda numaranızdır. Öteki Dünya’ya hoş geldiniz!”
