2024 Nobel Edebiyat Ödülü Han Kang’a Layık Görüldü.
Kang, Nobel Kazanan İlk Asyalı Kadın Yazar.
2016 Uluslararası Booker Ödüllü Vejetaryen
2018 Dublin Edebiyat Ödülü Finalisti Çocuk Geliyor
2018 Uluslararası Booker Finalisti Beyaz Kitap
2023 Prıx Médıcıs Kazananı Veda Etmiyorum
Şimdi Sevgilinin Soğuk Elleri, Sırada Yunanca Dersleri Ve Niceleri…
Han Kang’ın metinlerinin odağında makro ve mikro iktidarların özellikle kadınlar
ve dolayısıyla tüm toplum üzerinde kurduğu baskı, uyguladığı zulüm var.
Bir yandan Kore tarihiyle yüzleşirken öte yandan şiirsel, akıl ve duygu yüklü,
temiz ve keskin bir dille dünya okurlarına evrensel bir çağrı yapıyor.
Adeta kış uykusundan uyanır gibi…

”Şafak vaktinde görülen bir rüya,
yabancı birinin söyleyiverdiği bir çift söz,
çok da dikkat etmeden okunan bir gazete yazısı,
aniden akla düşen eski bir hatıranın bir ânı…
Tüm bunların kutsal bir ilham gibi hissettirdiği zamanlar vardır.
İşte böyle anlar, roman yazarken en sevdiğim anlardır.
Her zamanki gibi sıradan bir günde,
tamamen yeni bir hisle karşımıza çıkan sayısız soru,
ufak ve yoğun aydınlanma anları,
derinde bir yerlerimize saplanan duyguların içinde bir tür özgürlük…
İşte bunları hissederim.”
Han Kang
Yazar H’ye bir gün tuhaf bir telefon geliyor.
Daha önce sadece bir kez gördügü heykeltıraş Cang Unhyong, aniden sırra kadem basmış, bulunamıyor.
Ondan geriye yalnızca tutkuyla yaptığı alçı heykeller ve maskelerle çevrili dünyadan aldığı yaraları anlatan günlüğü kalmış.
Kayıp heykeltıraşın yazdıklarını okurken aslında geçmişimizin, unuttuklarımızın, kaybettiklerimizin peşine düşüyoruz.
Bu sefer merkezde sınırsız güzellik baskısı ve gençliğe duyulan hastalıklı aşk var.
Han Kang bir kez daha saf gerçekliğin çarpıcı etkisini
kullanarak okuru uçsuz bir duygu evrenine çağırıyor.
(Tanıtım Bülteninden)