Bölge, 50 yıl önce Senomaniyen dönemine ait ilk dinozor yumurtası kabuğunun tanımlandığı yer olarak biliniyor. Son yapılan keşif, bölgede farklı dinozor türlerine ait yumurtaların bulunduğunu ve bu sayede dönemin biyolojik çeşitliliği hakkında önemli veriler sunduğunu gösterdi.
Uluslararası bir araştırma ekibi tarafından yürütülen çalışmada, 20 farklı lokasyondan toplanan 4.000’den fazla fosil yumurta kabuğu incelendi. Mikroskobik analizler, yumurta kabuklarının kalınlığı, iç yapısı ve gözenek sistemleri gibi özellikleri detaylı şekilde ortaya koydu. Taramalı elektron mikroskobu kullanılarak daha önce tanımlanmamış yumurta kabukları belirlendi ve bölgede en az altı farklı fosil yumurta türü (ootaksa) bulunduğu doğrulandı.
Kretase Döneminin Ekosistemine Işık Tutan Yeni Bulgular
PLOS ONE dergisinde yayımlanan araştırmada, tespit edilen üç yeni yumurta türünün Elongatoolithidae oogenera ailesine ait olduğu ve oviraptorosaur dinozorlarıyla ilişkilendirildiği belirtildi. Bu türler arasında Macroelongatoolithus, Undulatoolithus ve Continuoolithus yer alırken, ayrıca Spheroolithus türüne ait iki yumurta örneği de ornitopod dinozorlarına ait olduğu tespit edildi. Bunun dışında, daha önce yalnızca Avrupa’da bulunan Mycomorphoolithus kohringi adlı bir sürüngen yumurtası da Kuzey Amerika’da ilk kez keşfedildi.
Araştırmayı yürüten ekipten Dr. Josh Hedge, bulgularla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: “En heyecan verici bulgulardan biri, farklı oviraptorosaur türlerine ait elongatoolithid yumurta kabuklarının keşfi oldu. Bu, tarih boyunca belirli ekosistemlerde yalnızca tek bir dinozor türünün yaşadığına dair yaygın görüşü sorgulamamıza yol açtı. Bulgularımız, aynı dönemde birden fazla boyutta oviraptorosaur dinozorunun aynı bölgede yumurtladığını ortaya koyuyor.”
Kretase Dönemi Ekosistemleri Beklentilerin Ötesinde
Bu keşif, Kretase Dönemi Kuzey Amerika ekosistemlerinin önceki tahminlerden daha karmaşık olduğunu gösteriyor. Farklı dinozor türlerinin aynı ekosistem içinde bir arada yaşadığı ve farklı üreme alışkanlıklarına sahip olduğu ortaya çıktı. Yeni bulgular, dinozorların göç yolları, evrimsel ilişkileri ve ekosistem dengesine dair de önemli bilgiler sunuyor.
Bu keşif, bilim dünyasında büyük yankı uyandırırken, dinozorların geçmişe dair daha ayrıntılı ve kapsamlı bir şekilde anlaşılmasını sağlayacak önemli adımlar atılmasına olanak tanıyacak.