Genellikle haydutlar, banka soyguncuları ve bilge adamlarla bezeli bu filmler, kanunların dışında yaşayan karakterlere duyduğumuz hayranlığı pekiştiriyor. Mafya öyküleri, sinemanın ilk yıllarına dayanırken, bu türün en ünlü yönetmenleri arasında Francis Ford Coppola ve Martin Scorsese öne çıkıyor. Bu isimlerin yanı sıra, Ridley Scott, David Cronenberg ve Brian De Palma gibi yönetmenler de mafya filmleriyle büyük başarılar elde etti. İşte en dikkat çekici mafya filmleri.
Sıkı Dostlar (Goodfellas) (1990)
Martin Scorsese’nin yönettiği Sıkı Dostlar (Goodfellas), son 30 yılın en iyi mafya filmi olarak kabul ediliyor. Robert De Niro, Ray Liotta ve Joe Pesci’nin unutulmaz performanslarıyla dikkat çeken film, mafya üyesi Henry Hill’in hayatına odaklanıyor. Nicholas Pileggi’nin Wise Guy kitabından uyarlanan bu yapım, suçun iç yüzünü ve karakterlerin yükseliş ile düşüşünü etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor.
Köstebek (Donnie Brasco) (1997)
İngiliz yönetmen Mike Newell’ın Donnie Brasco filmi, FBI ajanı Joe Pistone’nin mafyaya sızmasını ve yıllarca süren gizli görevini anlatıyor. Johnny Depp’in Ajan Pistone karakterini canlandırdığı filmde, Al Pacino da çeteye dahil ettiği infazcı Lefty rolünde. Gerçek bir mafya öyküsünden uyarlanan film, izleyicilere farklı bir mafya filmi deneyimi sunuyor.
En Şiddetli Sene (A Most Violent Year) (2014)
Oscar Isaac ve Jessica Chastain’in başrolünde yer aldığı En Şiddetli Sene, modern bir mafya filmi olarak dikkat çekiyor. Filmin baş karakteri Abel Morales, yozlaşmış bir iş dünyasında etik değerlerini korumaya çalışırken, kaotik çevresiyle mücadele ediyor. İzleyiciye gerilim dolu anlar sunan bu film, mafya dünyasına yakın bir bakış açısı sunuyor.
Miller Kavşağı (Miller’s Crossing) (1990)
Coen Kardeşler’in yönettiği Miller Kavşağı, İrlanda mafyasına odaklanarak organize suçun karmaşıklığını ele alıyor. Gabriel Byrne’in canlandırdığı Tom karakteri, mafya savaşlarının merkezinde yer alırken, film dönemin içki yasağı dönemine de ışık tutuyor. Albert Finney ve Steve Buscemi’nin de yer aldığı bu yapım, güçlü diyalogları ve etkileyici performanslarıyla öne çıkıyor.
Casino (1995)
Bir diğer Scorsese klasiği olan Casino, Las Vegas’ta kumarhane sahibi Lefty Rosenthal ve infazcı Tony Spilotro’nun hikayelerini anlatıyor. Robert De Niro ve Joe Pesci’nin başrolü paylaştığı bu filmde Sharon Stone, eski bir dansçı olarak Oscar adaylığı kazanmıştı. Scorsese’nin mafya dünyasına dair bir diğer başyapıtı olan Casino, izleyiciye unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Tanrı Kent (City of God) (2002)
Brezilya sinemasının önemli yapımlarından biri olan Tanrı Kent, Rio de Janeiro’nun Cidade De Deus banliyösünde yükselen organize suçun hikayesini anlatıyor. Gerçek olaylardan esinlenen film, oyuncu kadrosundaki pek çok kişinin gerçek mahalle sakinlerinden oluşmasıyla otantik bir hava yakalıyor. Yönetmenliğini Fernando Meirelles ve Kátia Lund’un üstlendiği film, şiddet ve suç temalı dramatik bir bakış açısı sunuyor.
Dokunulmazlar (The Untouchables) (1987)
Brian De Palma’nın yönettiği Dokunulmazlar, 1930’lar Chicago’sunda ünlü suç lideri Al Capone’u devirmeye çalışan Eliot Ness’in (Kevin Costner) hikayesini anlatıyor. Sean Connery’nin En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar’ını kazandığı film, suç ve adaletin kesiştiği heyecan verici bir yapım.
Köstebek (The Departed) (2006)
Martin Scorsese’nin Köstebek filmi, gerçek hayattaki Boston suç patronu Whitey Bulger ve şehrin farklı taraflarında görev yapan iki polisin hikayesini konu alıyor. Leonardo DiCaprio ve Matt Damon’ın başrolünde yer aldığı filmde, Jack Nicholson da suç dünyasının derinliklerine iniyor. 2002 yapımı Hong Kong gerilimi Infernal Affairs‘in yeniden yapımı olan film, izleyiciyi sürükleyici bir gizli ajan öyküsüne sürüklüyor.