Kuzey Atlantik Akıntısı olarak bilinen ve Grönland’ın güneyinde yer alan devasa okyanus akıntı sisteminin, küresel ısınmanın etkisiyle 1950’lerden bu yana görülmemiş bir istikrarsızlık yaşadığı ve geri dönüşü olmayan bir eşiğe yaklaştığı belirtiliyor. Bu durum, Avrupa ve Kuzey Amerika iklimini ılıman tutan tropiklerden gelen ısının Kuzey Atlantik’e taşınması döngüsünün zayıflamasına ve Avrupa’nın yeni bir “Küçük Buzul Çağı”na girmesine neden olabilir. Tarihte 1300-1850 yılları arasında yaşanan Küçük Buz Çağı’nda nehirler donmuş, tarım büyük zarar görmüş ve sıcaklıklar ortalama 2 derece düşmüştü.
Exeter Üniversitesi Oşinografi Bölümü’nden Dr. Beatriz Arellano Nava, araştırmanın bulgularının son derece endişe verici olduğunu vurguluyor. Araştırmacılar, okyanus tabanında yaşayan istiridyelerin kabuklarını inceleyerek iklim tarihine ışık tuttular. Ağaç halkalarına benzer şekilde her yıl yeni bir katman oluşturan bu kabuklar, yüzlerce yıllık deniz sıcaklığı ve dolaşım verilerini içeriyor. Kabuklardaki oksijen ve karbon izotopları, geçmişteki deniz suyu koşulları hakkında ayrıntılı bilgiler sağlıyor.
Elde edilen veriler, Kuzey Atlantik Akıntısı’nın son 150 yılda iki kez istikrarsızlaşma dönemi yaşadığını gösteriyor. İlk istikrarsızlaşma dönemi 20. yüzyılın başlarında yaşanırken, ikinci dönem 1950’lerden günümüze kadar devam ediyor. Bu durum, akıntı sisteminin çöküş zincirini tetikleyebilecek bir noktaya yaklaştığı anlamına geliyor.
Araştırma sonuçlarına göre, Kuzey Atlantik Akıntısı’nın zayıflaması Avrupa’da Kanada benzeri sert kışlara yol açabilirken, ABD’nin doğu kıyısında ise deniz seviyelerinde dramatik yükselişlere neden olabilir. Uzmanlar, akıntının tamamen çökmesinin olası olmadığını belirtmekle birlikte, rüzgarla da beslendiği için ani bir zayıflamanın bile zincirleme iklim olaylarını tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor. Bu değişimlerin sonucunda Avrupa’da daha aşırı hava olayları, mevsimsel farkların keskinleşmesi ve küresel yağış düzenlerinde kaymalar bekleniyor.