Ortaçağ Avrupa’sının karanlık ve bağnaz atmosferinde akıl hastaları genellikle acımasız yöntemlerle cezalandırılırken, hatta yakılarak öldürülürken, Anadolu’nun bağrında, Sivas’ın Divriği ilçesinde, insanlığa örnek olacak bir şifa merkezi yükseliyordu. 8 asır önce inşa edilen Divriği Ulucami ve Darüşşifası, akıl hastalarına uyguladığı yenilikçi tedavi yöntemleriyle dikkat çekiyordu. Bu yöntemlerin başında ise sesle tedavi geliyordu.
1228 yılında, Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde Mengücek Şahı Süleyman Şah’ın oğlu Ahmet Şah ve eşi Melike Turan Hanım tarafından yaptırılan bu eşsiz yapı, UNESCO tarafından Türkiye’deki ilk Dünya Kültür Mirası olarak tescil edildi. Baş mimar Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah’ın imzasını taşıyan cami, sadece dış cephesindeki motifler ve mimari detaylarla değil, aynı zamanda iç mekanındaki akustik özellikleriyle de büyüleyici bir etki yaratıyor.
Caminin belirli noktalarında üretilen sesler, herhangi bir teknolojik alet kullanılmaksızın, yapının her köşesine eşit şekilde dağılıyor. Bu olağanüstü akustik sistem, günümüz mimarlarını, mühendislerini ve bilim insanlarını dahi hayran bırakıyor. Öyle ki, caminin bir ucunda fısıldanan bir söz, diğer ucunda rahatlıkla duyulabiliyor.
Sanat Tarihçisi Onur Aydın’ın belirttiğine göre, bu durum, camideki mükemmel mimari ve akustik mühendisliğinin bir sonucu. Aydın, “Divriği Ulucami’si, 13. yüzyıl Mengücek yapısıdır. Darüşşifa ve cami olmak üzere iki bölümden oluşan bir külliye şeklindedir. Ahmet Şah ve eşi Melike Turan Hanım tarafından yaptırılmıştır. Ustası ve mimarı Ahlatlı Hürrem Şah’tır” ifadelerini kullanıyor.
Caminin içindeki ses mühendisliği harikası, kullanılan taşların niteliği, kubbenin geometrisi ve iç mekandaki boşlukların dağılımıyla mümkün kılınmış. Bu sayede ses, yankılanmadan net ve eşit bir şekilde yayılabiliyor. Örneğin, mihrabın önünde konuşulan en küçük bir fısıltı dahi, caminin diğer kısımlarından kolaylıkla anlaşılabiliyor. Bu başarının, o dönemin kısıtlı imkanlarıyla elde edilmiş olması, iç mekan boşluk dağılımının ne kadar ustaca yapıldığının en büyük kanıtı.
Aydın, caminin darüşşifa bölümünde ise su sesi ve mükemmel akustik sistemiyle akıl ve ruh hastalarının tedavi edildiğini vurguluyor. Darüşşifa’nın ortasında yer alan havuzdan yayılan su sesleri, hastaların ruhsal ve fiziksel olarak rahatlamalarını sağlıyordu. Bu yöntem, o dönemde akıl hastalarının tedavi edilebildiği nadir örneklerden biri olarak kabul ediliyor. Divriği Ulucami’sinin bu özellikleri, yapıyı dünya üzerindeki eşsiz bir miras haline getiriyor.