- Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, ilk gününde sinemaseverlere özel bir seçki sundu. Festivalin açılışı, “Filos”, “Vefalı Galip” ve “Işığın Hasadı” adlı, izleyenlerin yüreğine dokunan üç belgesel ile yapıldı. Belgesel gösterimlerinin ardından yönetmenlerin katılımıyla düzenlenen söyleşiler, festivalin ilk gününe güçlü bir atmosfer kattı.
Esin Özalp Öztürk’ün yönettiği “Işığın Hasadı” belgeseli, Ankara’daki soğan işçilerinin zorlu yaşam koşullarını gözler önüne serdi. Sadece iki saat elektrikle yetinmek zorunda kalan işçilerin dünyasına odaklanan film, uluslararası platformlarda da büyük ilgi gördü. Yönetmen Öztürk, filmin özellikle Latin Amerika’da gördüğü ilgiden bahsederken, bu coğrafyada tarım işçiliği ve emek hikayelerinin yaygın olmasının bunda etkili olduğunu düşündüğünü ifade etti. Avrupa’daki izleyicilerin ise filmden sonra marketten soğan alırken farklı bir bakış açısına sahip olacaklarını belirtmeleri, filmin etkisini gözler önüne serdi.
Gökçe Kaan Demirkıran’ın yönettiği “Vefalı Galip” belgeseli, 101 yaşındaki Kurtuluş Savaşı gazisi ve eski futbolcu Galip Haktanır’ın hayatına adanmış bir yapım oldu. Yönetmen Demirkıran, uzun zamandır hayalini kurduğu bu projeyi, Haktanır’ın 101. yaş gününde tamamlayabildiğini belirtti. Film, Türk futbol tarihine dair bilinmeyen detayları gün yüzüne çıkarırken, Galip Haktanır’ın aynı zamanda Ayhan Işık’ın beden eğitimi öğretmeni olduğu bilgisini de paylaştı. Demirkıran, Galip Haktanır ile tanıştığında onun 96 yaşında olduğunu ve apartman yöneticiliği yaptığını, Darüşşafaka toplantıları için toplu taşımayla karşıya geçtiğini anlattı.
Festivalin ilk gününde gösterilen son belgesel ise “Filos” oldu. Nurdan Tümbek Tekeoğlu ve Orhan Tekeoğlu’nun yönettiği film, Cevat Şakir Kabaağaçlı, diğer adıyla Halikarnas Balıkçısı’nın hayatını konu aldı. Yönetmenler, Halikarnas Balıkçısı kitabının yazarı Meltem Ulu ve yazarın torunu Kuki Kutup ile birlikte Kabaağaçlı’nın Bodrum’a sürgün edilişini ve bu sürgünün onun hayatındaki dönüştürücü etkilerini ele aldılar. Meltem Ulu, Kabaağaçlı’nın hayatının gerçek bir dönüşüm hikayesi olduğunu ve nereye sürülürse sürülsün, yolunun mutlaka denize çıktığını vurguladı.
Altın Portakal Film Festivali’nin açılış günü, hem tarihi hem de insani yönü ağır basan bu üç belgeselle, sinemaseverlere unutulmaz bir deneyim yaşattı. Festival, ilerleyen günlerde de Türk ve dünya sinemasının en yeni ve dikkat çekici örneklerini izleyiciyle buluşturmaya devam edecek.
