Türkiye lojistik sektöründe, artan operasyon hacmi ve karmaşık süreçler nedeniyle yaşanan veri karmaşası, Kamyoon adlı şirketin ortaya çıkardığı yenilikçi bir çözüme işaret ediyor. Kamyoon, lojistik firmalarının karşılaştığı temel sorunu, araçların ötesinde veri yönetimi eksikliği olarak tanımlıyor ve bu soruna kapsamlı bir yanıt sunmak için uçtan uca dijital bir altyapı geliştirmiş durumda. Bu altyapının temel amacı, dağılmış yazılımları, kopuk iletişimi ve manuel iş yükünü ortadan kaldırarak lojistik süreçlerine “tek veri hattı” dönemi başlatmak.
Kamyoon’un farklılığını, lojistik firmalarının günümüzde aynı anda birden fazla ekran, tablo ve iletişim kanalıyla çalışmak zorunda kalması ve bunun maliyetleri artırması, karar alma hızını düşürmesi gibi sorunlara yol açmasıyla ortaya koyuyor. Kamyoon ise taşımanın sadece araç değil, veri yönetimi sorunu olduğu gerçeği üzerine inşa edilmiş. Sahadan ofise kadar tüm operasyonu tek bir veri hattı üzerinde birleştirerek süreçleri ölçülebilir ve doğrulanabilir hale getiriyor. Bu yaklaşım, tahmine dayalı kararlar yerine gerçek verilere odaklanmayı sağlıyor ve bu dönüşümün sadece merkez ofisleri değil, sahadaki kamyoncu esnafını da kapsadığını belirtiyor.
Kamyoon Kurucusu Volkan Özdemir, lojistik sektöründe yaşanan temel sorunun veri yönetimi olduğunu vurguluyor. Şirket, sahadan ofise kadar tüm operasyonu tek bir veri hattı üzerinde birleştirerek siparişten teslimata, faturalandırmadan ödemeye kadar tüm süreçlerin zaman damgalı, doğrulanabilir ve dijital olarak izlenebilir şekilde yönetildiğini belirtiyor. Bu entegre yapı, özellikle büyük hacimli çalışan firmalar için kontrol kaybını ortadan kaldırırken, küçük ve orta ölçekli oyunculara da kurumsal bir operasyon disiplini sunuyor.
Kamyoon’un sunduğu platform, TMS ve WMS çözümleri, 50.000 aktif taşıyıcılı dijital yük platformu, mobil teslimat ve sürücü uygulamaları, navlun mutabakat ve ödeme sistemleri gibi temel lojistik bileşenlerini tek bir mimari altında birleştiriyor. Bu sayede veri, süreç boyunca kopmadan ilerliyor ve her adım zaman damgalı şekilde kayıt altına alınıyor. Lojistikteki veri kopukluğunun, sektör büyüdükçe iletişim e-posta, telefon ve manuel tablolar arasında daha da dağınık hale gelmesiyle arttığını Kamyoon belirtiyor. Bu durum, boş kilometreleri artırıyor, teslimat sonrası mutabakatı uzatıyor ve nakit döngüsünü yavaşlatıyor. Ancak entegre bir yapı, bu sorunların büyük kısmını daha ortaya çıkmadan ortadan kaldırabiliyor. Kamyoon, bu sayede lojistik ekosisteminin tamamını kapsayan sürdürülebilir bir işletim modeli sunmayı hedefliyor ve yerelde kurulan bu dijital omurgayı bölgesel ve küresel pazarlara taşımayı amaçlıyor.
