Kitapların yasaklanmasının ardında, sağcı görüşlerin tepki gösterdiği kelimelerin yer aldığı kitapların hedef alındığı bir arama yöntemi yatıyor. Bu kitaplar, belirli kavramların bile tartışılmasını istemeyen bir grubun etkisi altında, sağcı çevrelerin gündemindeki “rahatsız edici” fikirleri barındıran eserlerden oluşuyor.
Bu sansür kararının, televizyon kişiliği ve Savunma Bakanı Pete Hegseth’in öncülüğünde alındığı iddia ediliyor. Hegseth, son yıllarda sağcı medyanın etkisiyle askeri yapıyı yeniden şekillendirme çabalarıyla tanınıyor.
Hangi Kitaplar Yasaklandı?
Yasaklanan kitapların listesi, pek çok kimseyi şaşırtmayacak türden eserlerden oluşuyor. Kitaplar arasında beden imajı, askeri tarih ve Holokost gibi konuların yanı sıra ırk, cinsiyet ve cinsellik gibi toplumsal meseleleri ele alan pek çok eser de yer alıyor.
Bazı kitaplar ise garip şekilde sansürlenmiş. Örneğin, on dokuzuncu yüzyıl Britanya kültüründe erkeklik üzerine yazılmış bir eser ve kadınların komedi dünyasındaki yeri üzerine bir kitap da yasaklı kitaplar arasında. Ayrıca, farklı jenerasyonlardan çalışanları yönetmek üzerine yazılmış iş dünyası kitapları da yasaklananlar arasında.
Bunların yanı sıra, ünlü boksör Jack Johnson’ın biyografisi, Güney Amerika’nın filmle anlatıldığı bir anı kitabı ve P.T. Barnum’un ırk temalı bir kitabı da sansürlenen eserler arasında. Barnum’un ilk “sergisi”, köle olarak satılan Joice Heth’in, George Washington’a süt annelik yaptığına dair sahte bir iddiayı içermekteydi. Ancak, sağcı çevreler, Amerika’nın bu tür hikayelerinin daha fazla anlatılmasını engellemeyi tercih ediyor gibi görünüyor.
Tarihi Eserler de Yasaklandı
Birçok yasaklanan tarih kitabı, sağcı çevrelerin görmek istemediği gerçekleri barındırıyor. Örneğin, Jim Freeman’ın Rich Thanks To Racism: How The Ultra-Wealthy Profit From Racial Injustice adlı kitabı, Amerika’daki ırksal adaletsizlikten nasıl büyük kazançlar elde edildiğini anlatıyor. Pete Simi ve Robert Futrell’in American Swastika adlı kitabı ise beyaz ırkçı hareketin gizli alanlarını ortaya koyuyor. Jonathan M. Metzl’in Dying of Whiteness adlı eseri ise, ırksal nefretten kaynaklanan sağlık sorunları üzerine bir inceleme sunuyor. Bu kitaplar, Amerikan toplumunun ırkçılıkla olan ilişkisini ve bu ilişkilerin getirdiği zararları gözler önüne seriyor.
Banned Books: Maya Angelou ve Matthew F. Delmont’ın Eserleri de Yasaklı
Yasaklanan kitaplar arasında Maya Angelou’nun I Know Why the Caged Bird Sings adlı eseri de bulunuyor. Bu kitap, Amerika’daki en çok yasaklanan kitaplardan biri olarak biliniyor. Ayrıca, Matthew F. Delmont’ın Half American adlı eseri de yasaklananlar arasında. Delmont’un kitabı, İkinci Dünya Savaşı’ndaki siyah Amerikalıların deneyimlerini anlatıyor ve oldukça eleştirel bir bakış açısına sahip. Ancak kitabın içinde, Amerikalıların ülkelerine duyduğu gurur da yer alıyor. Bu, sağcı çevreler tarafından hoş karşılanmıyor olabilir, çünkü kitap, Amerika’nın tarihi hakkında daha karmaşık ve eleştirel bir bakış açısı sunuyor.
Sadece Kelimeleri Arayıp Kitapları Yasaklamak mı?
Bu kitapların çoğu, üniversite yayınevleri tarafından yayımlanan ve cinsiyet, ırk ya da seks gibi konuları farklı zamanlar ve metinler üzerinden inceleyen akademik eserler. Ancak görünüşe göre, kitapları yasaklayan kişi ya da yazılım, yalnızca belirli kelimeleri arayarak, bu kelimelere sahip her kitabı yasaklamakla yetinmiş.
Örneğin, Juan Williams’ın Enough: The Phony Leaders, Dead-End Movements, and Culture of Failure That Are Undermining Black America adlı kitabı, genellikle sağcı değerlere yakın bir eser olarak tanımlanabilir. Ancak, bu kitap da yeni ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadeleye dair fikirler barındırdığı için yasaklanmış durumda.