- Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, yarışma bölümünde sona yaklaşırken, sinemaseverler Özcan Alper’in “Erken Kış” ve Ensar Altay’ın “Kanto” filmlerini izleme fırsatı buldu. Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda gerçekleşen gösterimler, filmlerin arkasındaki yaratıcı süreçleri ve taşıdıkları tematik derinlikleri aydınlatan söyleşilere ev sahipliği yaptı.
Özcan Alper’in yönetmen koltuğunda oturduğu “Erken Kış”, savaşın gölgesinde yaşayan Gürcü ve Ukraynalı bir sanatçının taşıyıcı annelik yoluyla kurduğu karmaşık ilişkiyi beyaz perdeye taşıyor. Alper, filmini bireysel yalnızlık ve toplumsal çöküş arasındaki bir anlatı olarak tanımlarken, sanatın çok yönlü doğasına vurgu yaparak tek bir doğrunun olmadığını ifade etti. Oyuncu Leyla Tanar ise çekim sürecini, yapaylıktan uzak ve samimi bir deneyim olarak nitelendirdi.
Ensar Altay’ın yönettiği “Kanto” ise, hayatını ailesine adayan bir kadının, kayınvalidesinin gizemli bir şekilde ortadan kaybolmasıyla altüst olan dünyasını konu alıyor. Yönetmen Altay, Japonya’da çektiği Kodokushi belgeselinden ilham aldığını belirterek, toplumun giderek yalnızlığa doğru sürüklendiği yönündeki gözlemlerini paylaştı. Film gösteriminin ardından gerçekleşen söyleşide Didem İnselel ve Sinan Albayrak arasında kadın-erkek rolleri üzerine bir tartışma yaşandı. Usta oyuncu Yıldız Kültür ise, yaşlanmanın getirdiği egoizme karşı sevgiyle yaşlanmanın önemine dikkat çekerek izleyicilerden büyük alkış aldı.
Festivalde ayrıca Ulusal Kısa Film Yarışması kapsamında “Bimba”, “Verdiğiniz Bilginin Doğruluğu İçin Teşekkür Ederiz” ve “Adako” filmleri de seyirciyle buluştu. Film ekiplerinin katıldığı söyleşiler, genç sinemacıların deneyimlerini ve sanatsal yaklaşımlarını paylaşmalarıyla festivalin dikkat çeken anlarından oldu. Bu samimi paylaşımlar, festival atmosferine sıcaklık kattı.
