Yazar: Edebi Bülten

Güncel edebiyat haberleri, kitap incelemeleri ve kültür sanat paylaşımları sunuyoruz.

Jem Calder’ın ilk eseri olan “Ödül Sistemi”, Su Akaydın’ın çevirisiyle Can Yayınları aracılığıyla okuyucuyla buluştu. Kitap, metropol yaşamının içinde yer alan ve aynı üniversiteden mezun olmuş bir arkadaş grubunun yaşamlarını konu alan altı farklı öyküden meydana geliyor. Günümüzün dijital çağında, bireylerin sosyal medya aracılığıyla iletişim kurduğu ancak sosyal ilişkilerin giderek zayıfladığı bir dönemde, duygular, düşünceler ve davranışlar teknoloji tarafından yeniden şekilleniyor. “Ödül Sistemi”, oldukça güncel ve dinamik bir bakış açısıyla, modern yaşamın nasıl deneyimlendiğini gözler önüne seriyor. Kitap, gençlerin aşk hayatlarına, yaşam mücadelelerine ve iş dünyasındaki deneyimlerine odaklanan keskin ve zekice yazılmış hikayeler sunuyor. Calder, geçmiş nesillerin edebi üsluplarını günümüz…

Devamı

Orhan Pamuk’un “Kara Kitap” romanının ilk yayınlanışının üzerinden 35 yıl geçti. Bu roman, yayımlandığı günden bu yana hem Türkiye’de hem de dünyada üzerine en çok yazı yazılan Türkçe romanlardan biri oldu. Roman hakkında yazılan önemli eleştiriler, “Kara Kitap Üzerine Yazılar” (1992) ve daha sonra “Kara Kitap Tartışmaları” (2021) adıyla kitaplaştırıldı. Orhan Pamuk, romanın sırlarını “Kara Kitap’ın Sırları” (2013) adlı eserinde okuyucuyla paylaştı. Kitabın 10. ve 25. yıllarında özel baskıları yapıldı. Orhan Pamuk, “Kara Kitap Tartışmaları”na yazdığı önsözü, “Bu ilk tartışmaların heyecanı ve canlılığı ise uykulu edebiyat ortamımız için hâlâ olağanüstüdür” cümlesiyle bitiriyor. Aradan geçen beş yılda, ülkedeki siyasi ve toplumsal…

Devamı

Oktay Özel’in “Dün Sancısı” adlı eseri, İletişim Yayınları tarafından genişletilmiş yeni baskısıyla okuyucuyla buluştu. Kitap, tarihsel bir dönemin sonlanıp, yeni bir dönemin çalkantılarla başladığı bir zaman diliminde, bir tarihçinin geçmişe ve geleceğe dair neler söyleyebileceği sorusunu irdeliyor. İleriye dönük umudun azaldığı, geçmişe duyulan nostaljik ilginin arttığı bu günlerde, Oktay Özel, tarihçinin üstlenebileceği yaratıcı rolü sorguluyor ve tarihin kendisi kadar tarihçiyi ve tarihyazımını da tarihsel bir bağlama oturtmanın önemine dikkat çekiyor. “Dün Sancısı”, Türkiye’deki siyasi ortamın akademi ve tarihçilik üzerindeki etkilerini, dönemsel gelişmelerin tarihçiler üzerindeki etkisini merkeze alıyor. Yeni makalelerle zenginleştirilmiş bu baskı, güncel olayların dayatmalarına karşı gerçekleştirilen etik ve akademik…

Devamı

Çiğdem Toker’in “Devletin Cebinden Büyük Simbiyoz” adlı eseri, Tekin Yayınevi etiketiyle okuyucuyla buluştu. Kitap, Yap-İşlet-Devret (YİD) ve Kamu-Özel İşbirliği (KÖİ) projelerinin, kamu kaynaklarından herhangi bir harcama yapılmayacağı söylemiyle pazarlanmasına rağmen, “ticari sır” gerekçesiyle gizlenen sözleşmelerini ilk kez gün yüzüne çıkarıyor. Gazeteci-Yazar Çiğdem Toker’in kaleminden çıkan “Devletin Cebinden-Büyük Simbiyoz”, otoyol, havalimanı, tünel gibi büyük ölçekli projelerin arkasındaki politik ve ekonomik dinamikleri, devlet ile inşaat sektörünün karşılıklı çıkar ilişkisini deşifre ediyor. Kitap, iktidara yakın şirketlerin, döviz endeksli garantilerle neredeyse sonsuz bir refah anlaşması yaparak nasıl zenginleştiğini ve bu süreçte emeklilerden öğrencilere, işçilerden işsiz gençlere kadar geniş bir kesimin nasıl bedel ödediğini inceliyor.…

Devamı

Ursula Le Guin’in “Rüzgârgülü” adlı eseri, Ümit Altuğ’un çevirisiyle Ayrıntı Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu. Kitap, Le Guin’in zengin hayal dünyasının farklı tatlarını sunan öykülerden oluşuyor. “Rüzgârgülü”, kimi zaman eğlenceli ve fantastik unsurları barındırırken, kimi zaman da ahlaki ve siyasi sorunları ele alan distopik temaları işliyor. Öykülerde kolektif delilik, birey olma, yalnızlık, bir arada yaşama, özgürlük, yaratıcılık, sevgisizlik, sorumluluk ve umut gibi büyük konular ele alınıyor. Bu konular, didaktik bir yaklaşım sergilemeden, mütevazı ve yetkin bir üslupla okuyucuya aktarılıyor. Le Guin’in müthiş hayal gücü, özenli dili ve usta işi kurgusu, eserlerinde net bir siyasal bilinçle birleşiyor. Kitap, “Gülün Günlüğü”nü seven okuyucular…

Devamı

Maryse Condé’nin “Ben, Tituba – Salem’in Kara Cadısı” adlı romanı, Şirin Erkan Leitao’nun çevirisiyle Bilgi Yayınevi tarafından okuyucuyla buluştu. Çağdaş Fransız edebiyatının önemli figürlerinden Condé, bu eserinde cadılıkla suçlanan kadınların sembolik ismi Tituba’nın etkileyici yaşam öyküsünü ele alıyor. Bu roman, aynı zamanda Kadın Edebiyatı Büyük Ödülü’ne de sahip. Tituba’nın hikayesi, Condé’nin kalemiyle yeniden canlanıyor. Barbados’ta dünyaya gelen Tituba, doğaüstü yeteneklere sahip Man Yaya tarafından şifacılık ve büyücülük konularında eğitilir. Evlendiği Kızılderili John ile birlikte bir din adamına köle olarak satılır ve hayatı onu Boston’a, ardından Salem kasabasına sürükler. Bu kasabadaki püriten topluluğun gergin atmosferinde, 1692’deki Salem Cadı Mahkemeleri’nde cadılıkla suçlanan…

Devamı

Albert Camus ve Louis Germain arasındaki mektuplardan oluşan “Sevgili Bay Germain”, Berna Günen’in çevirisiyle Can Yayınları tarafından okuyucuyla buluştu. Kitap, Camus’nün öğretmenine duyduğu derin minneti ifade eden mektupları içeriyor. Kitabın tanıtım metninde, Camus’nün şu sözlerine yer veriliyor: “Size içimden geldiği gibi yazmadan önce, etrafımdaki gürültünün biraz dinmesini bekledim. Bana büyük bir paye verdiler, ama ben bunu ne aradım ne de istedim. Ancak haberi aldığımda annemden sonra aklıma gelen ilk kişi siz oldunuz. Eğer siz olmasaydınız, yoksul bir çocuğa el uzatmasaydınız, verdiğiniz eğitim ve örnekler olmasaydı, bunların hiçbiri olmazdı.” Bu yazışmalar, sadece kişisel bir teşekkür olmanın ötesinde, Camus’nün kökenlerine, eğitime ve…

Devamı

Ahmet Taşer’in “Arayış – Deliâhir Savaşçısı” adlı serisinin ilk romanı okurlarla buluştu. Fantastik evrenin kapılarını aralayan bu eser, okuyucuları Wallordia’nın gizemli topraklarına davet ediyor. Cinlerin, insanların ve kadim simyanın iç içe geçtiği bu diyarda, Taşer’in yarattığı hakiki âlemin yansıması, okuyuculara benzersiz bir deneyim sunuyor. Roman, derin sembolik anlatımıyla dikkat çekerken, aynı zamanda savaşın, aşkın ve maceranın heyecan verici bir karışımını sunuyor. “Arayış”, okuyucuyu soluksuz bir yolculuğa çıkarırken, Wallordia Külliyatı’nın ilk adımı olarak da önem taşıyor. Taşer’in kalemiyle hayat bulan bu fantastik dünya, okuyucuları büyüleyici bir atmosfere sürüklüyor. Eser, fantastik edebiyatın sınırlarını zorlarken, felsefi ve bilimsel öğelerle de zenginleşiyor. Bu sayede…

Devamı

Sonat Yurtçu’nun öykü kitabı “Aramızdaki Fikret”, Everest Yayınları etiketiyle okuyucuyla yeniden buluşuyor. Kitap, tanıtım metninde belirtildiği gibi, okuyucuyu Kadıköy’ün kendine has atmosferine davet ediyor. “Benim orucum hiç konuşmamak,” dizesiyle başlayan tanıtım, okuyucuyu kitabın içeriğine dair ipuçları sunuyor. “Aramızdaki Fikret”te yer alan öyküler, Kadıköy’ün gri sokaklarında beliren renkli şemsiyeler, unutulmaya yüz tutmuş komşuluk ilişkileri, zayıflamış ama kopmamış dostluklar ve köşe başlarında bekleyen polisler aracılığıyla, dünyanın sadece siyah ve beyazdan ibaret olmadığını vurguluyor. Yurtçu, öykülerinde aşk, kimlik ve politika gibi kavramları alışılagelmişin dışında bir bakış açısıyla ele alıyor. Kitaptaki karakterler, varlıklarını kanıtlama çabası içindeyken, onlara şarkılar, şiirler ve çeşitli nesneler eşlik ediyor.…

Devamı

Kaya Genç’in yeni romanı “Şehir”, Sia Kitap etiketiyle okuyucuyla buluştu. Roman, 2004 yılının Ağustos ayında Atatürk Havalimanı’nda başlıyor. Hikaye, İngiliz Edebiyatı yüksek lisansı yapmak amacıyla Amsterdam’a giden yirmi üç yaşındaki bir gencin etrafında şekilleniyor. Bu yolculuk, aslında romancı olma hayalleri kuran genç için bambaşka bir dünyanın kapılarını aralıyor. Amsterdam’da kaldığı evde tanıştığı karizmatik felsefeci Tomasz ve onun sıra dışı Hollandalı kız arkadaşı Sharon ile kurduğu ilişkiler, gencin hayatını derinden etkiliyor. Roman, Avrupa siyasetini sarsan Theo van Gogh cinayetinin yaşandığı dönemde geçiyor. Gencin, bu olayın etkisiyle göçmenlik ve demokrasi gibi önemli konuları tutkuyla tartışan Amsterdamlıları gözlemlemesi ve onlara dahil olması anlatılıyor.…

Devamı