Ayla Kutlu’nun kaleminden çıkan “Cadı Ağacı” adlı roman, Everest Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. Eser, Türk romanının önemli yapıtları arasında yerini almaya hazırlanıyor.
Roman, kökleri kurumuş bir kadının hikayesini anlatıyor. Ayla Kutlu, bu romanında toplumsal değerlerdeki çürümeyi mercek altına alırken, baş karakter Nilüfer’in yaşam öyküsü üzerinden bireyin iç çatışmalarını derinlemesine inceliyor. Nilüfer karakteri, adeta kendi yaşamının yargıcı rolünü üstleniyor ve okuyucuya toplumsal çözülmeyi bireysel düzlemde sorgulama fırsatı sunuyor. Yazar, okuyucuyu unutmamaya, unutturmamaya ve aynı yargılamayı tekrar tekrar yapmaya davet ediyor.
Kitapta yer alan, “Amipe benziyorsun. Önüne çıkan her şeyi yutuyorsun. Parçalara bölüyorsun kendini. Yeni parçalar da önüne gelen şeyleri yutuyor. Ama sen artmıyorsun. Bin parçasın, hiçbiri bir arada değil. Boyuna dağılıyor, yayılıyor, özünden uzaklaşıyorsun. Gerçekte, özün var mı senin, bir yoğunluk oluşur mu sende, bilmiyorum. Yazık sana. Acıyorum ama, acınmaya değer yanın var mı, bundan kuşkuluyum. Sen hep böyle miydin, yoksa sonradan mı değiştin, onu da bilmiyorum. Hep böyle idiysen, nasıl saklayabildin kendini? Senin varlığın bile kuşku verici, kaypak, ele geçmez bir şey sanki” ifadeleri, Nilüfer’in iç dünyasının karmaşıklığını ve derinliğini gözler önüne seriyor.
Ayla Kutlu’nun daha önce yayımlanan “Bir Göçmen Kuştu O”, “Emir Bey’in Kızları” ve “Hüsnüyusuf Güzellemesi” adlı eserleri de okuyucuların beğenisini kazanmıştı. “Cadı Ağacı”, yazarın kadın yazınındaki özgün yerini bir kez daha perçinliyor.