André Gide’in önemli eseri “Kalpazanlar”, Yapı Kredi Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. Hanife Güven’in çevirisiyle yayımlanan bu roman, Gide’in edebi mirasında ve dünya edebiyatında kendine özgü bir konum işgal ediyor.
“Kalpazanlar”, lise final sınavlarına hazırlanan Bernard’ın bir aile sırrını keşfetmesiyle başlıyor. Bu keşif, Bernard’ı evini terk etmeye ve okul arkadaşı Olivier ile birlikte yeni bir hayat arayışına yöneltir. Ancak, Olivier’nin “Kalpazanlar” adında bir roman yazan amcası Édouard’ın ortaya çıkışı, olayları daha da karmaşık bir hale getirir.
Edebi çevrelerde “Yeni Roman” akımının öncüsü olarak kabul edilen “Kalpazanlar”, Gide’in klasik roman anlayışından uzaklaşarak modern anlamda “anlatı içinde anlatı” tekniğini kullandığı ilk örneklerden biri olarak değerlendiriliyor. Bu özelliğiyle roman, okuyucuya farklı bir okuma deneyimi sunmayı amaçlıyor.
Kitabın son bölümünde, ilk kez Türkçe olarak yayımlanan “Kalpazanlar’ın Günlüğü” adlı kısım yer alıyor. Bu bölüm, Gide’in roman kuramına dair önemli bir kaynak niteliği taşıyor. Bir yazarın romanını tasarlarken aklından geçenleri ve düşüncelerini okuyucuyla paylaşması, okuma eylemini daha da heyecanlı bir hale getiriyor. Bu bölüm, bir eserin yaratım sürecine ışık tutarak okuyucuya yazarın zihnine girme fırsatı sunuyor.
Tahsin Yücel’in sözleriyle, “Kalpazanlar roman türüne birçok yenilik getirir, bakış açılarının çoğulluğu ve değişken yapısıyla bugün bile yepyeni görünür bize.” Bu değerlendirme, romanın zamansızlığını ve edebi değerini vurguluyor.
