Mehmet Öztürk’ün kaleminden çıkan “Fırtına Tanrısı’nın Çocukları – Hitit Destanı” adlı eser, İş Kültür Yayınları etiketiyle okuyucularla buluştu. Kitap, Hitit Devleti’nin bir Anadolu imparatorluğuna dönüşme sürecini edebi bir dille anlatıyor.
Tanıtım bülteninde belirtildiği üzere, Hititler, örgütlenme becerileri ve Anadolu’da yaygın olarak kullandıkları çivi yazısıyla devletlerini dört yüz yıldan uzun bir süre ayakta tutmayı başarmışlardır. Askeri ve diplomatik yetenekleri sayesinde geniş topraklara yayılmışlardır.
Doç. Dr. Metin Alparslan, kitabın önsözünde Mehmet Öztürk’ün yaklaşık üç bin yıl öncesine, MÖ 8. yüzyılda yaşayan İyonyalı Homeros’un eserlerine dayanan bir Anadolu geleneğini devam ettirerek Hititlerin dört yüz yıllık serüvenini destanlaştırdığını ifade ediyor. Homeros, İlyada destanında iki farklı coğrafyanın halkları olan Akha (Miken) ve Troialıların savaşını betimlerken, bu eserde anlatının merkezinde Anadolulu bir toplum olan Hititler yer alıyor.
Eserde, zaman zaman orijinal Hititçe metinlerin sesine de yer veriliyor. Yazar, “Hitit insanı” ile yirmi birinci yüzyıl insanının aslında aynı duyguyu, Anadolululuğu dile getirdiğini vurguluyor. Destanın ritmi ve coşkunluğu da bu duyguya dayanıyor.
Kitap, Hitit tarihine ilgi duyan ve bu kadim medeniyetin destansı öyküsünü okumak isteyenler için önemli bir kaynak niteliği taşıyor. Hem tarihi bir anlatı sunuyor hem de edebi bir zevk vadediyor.
