Sabahattin Ali’nin ölümsüz eseri Kuyucaklı Yusuf, Elips Kitap tarafından yeniden okuyucuyla buluşuyor. Roman, taşrada geçen çocukluk yıllarının zorluklarıyla yoğrulan, metanetli ve cesur bir karakter olan Yusuf’un hikayesini anlatıyor.
Yusuf’un yıllar içinde büyüttüğü, kalbinde derin bir sevgiye dönüşen Muazzez’e olan aşkı, romanın temelini oluşturuyor. Zamanın akışı içinde Yusuf’un gönlünde filizlenen bu sevda, roman boyunca okuyucuyu derinden etkiliyor.
Ancak hayat, Yusuf ve Muazzez için beklenmedik olaylarla dolu bir dönemece giriyor. Her şeyin bir anda değiştiği, bilinmezliklerle dolu gecelerin yaşandığı bir süreç başlıyor. Birlikte bir gelecek hayal eden Yusuf ve Muazzez’in kaderi, Selahattin Bey’in ölümüyle bambaşka bir yöne evriliyor ve onları ayrılık acısıyla dolu günlere sürüklüyor.
Romandan bir alıntı, Yusuf ve Muazzez arasındaki derin bağı ve tutkuyu gözler önüne seriyor: “Ve gözlerini uzun müddet onun gözlerinden ayırmadı. Yusuf da ona bakıyor ve idarenin titrek ışığı vuran yüzünde yer yer ürpermeler oluyordu. Elini yavaşça uzatarak genç kızın saçlarını okşadı. O zaman Muazzez bu işareti bekliyormuş gibi doğruldu, Yusuf’un ellerini avuçlarının içine alarak “Kimi istiyorum, anladın mı?” dedi.” Bu satırlar, karakterlerin duygusal yoğunluğunu ve birbirlerine duydukları özlemi çarpıcı bir şekilde ifade ediyor. Kuyucaklı Yusuf, aşkın, umudun ve kaderin acımasızlığına dair unutulmaz bir roman olarak edebiyatseverlerin ilgisini çekmeye devam ediyor.
