95 yaşında hayatını kaybeden Giray için bugün Fenerbahçe Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi.
Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Muazzez Akkaya Giray’ın naaşı, Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.
Bir Dönemin Tanığı: Mona Roza’nın Sessiz Kahramanı
Muazzez Akkaya Giray, yalnızca kamu hizmetindeki görevleriyle değil, Türk edebiyatının iki büyük şairi Sezai Karakoç ve Cemal Süreya ile aynı sınıfta öğrenim görmüş olmasıyla da hafızalarda yer etti. Şair Sezai Karakoç’un ünlü “Mona Roza” şiirine ilham kaynağı olduğu düşünülen Giray, böylece edebiyat tarihinde sembolik bir yer kazandı.
Hayatı Kitap Oldu: “Mahrem Şiir: Mona Roza”
Yazar Emine Öte, Giray’ın hayat hikâyesini yıllar süren görüşmelerin ardından “Mahrem Şiir: Mona Roza” adıyla kitaplaştırdı. Öte, Giray ile kurduğu bağı şu sözlerle ifade etti:
“Onunla neredeyse 10 yıl anne-kız gibi yaşadık. Çok zarif bir insandı. 2019’da kitabı yazmaya başladım, çok sevindi. 2021’de bana, ‘Ablamı kaybettim, sıra bende. Elini çabuk tut,’ dedi. Gerçekten de çok şey anlattı. Bugün bir devir kapanıyor. Türk edebiyatında adına şiir yazılan kadınlar da şairleri kadar ölümsüzdür.”
Cumhuriyet Kadını ve Eğitimde Bir İlk
1930 yılında Sakarya’nın Geyve ilçesinde doğan Muazzez Akkaya Giray, 1948 yılında Kandilli Kız Lisesi’ni yatılı olarak bitirdi. Bir yıl sonra, Ankara’da Mülkiye Mektebi (bugünkü Siyasal Bilgiler Fakültesi) Maliye Bölümü’ne yatılı kabul edilen ilk kadın öğrenci oldu. Aynı dönemde Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden de fark derslerini vererek 1954’te mezun oldu.
Meslek hayatında hazine avukatı olarak görev yapan Giray, eğitim hayatı boyunca ülkenin önde gelen akademisyenlerinden ders aldı. Eski Türkiye’nin kamu yararına öğrenci yetiştirme vizyonunu, yaşamının ilerleyen dönemlerinde de örnek gösterdi.
Yazar Emine Öte, Giray’ı şöyle tanımlıyor:
“O bir Cumhuriyet kadınıydı. Kandilli Kız Lisesi ve Mülkiye gibi güçlü eğitim kurumlarında yetişmişti. Sesinin güzelliğiyle Sadettin Kaynak’ın şarkılarını söyler, hayatı büyük bir ölçü ve zarafetle yaşardı. Bugün bize düşen, onun gibi insanların hafızasını yaşatmaktır.”
Vedasıyla Bir Dönem Kapandı
Muazzez Akkaya Giray, hem kamu görevleri hem de edebiyatla kurduğu sessiz ama kalıcı bağ sayesinde, 20. yüzyıl Türkiye’sinin eğitimli ve etkili kadın figürlerinden biri olarak hatırlanacak. Ardında büyük bir yaşam hikâyesi, ilham verdiği bir şiir ve onu tanıyanların hafızasında derin bir iz bırakarak aramızdan ayrıldı.