Haber

“Burası Çok Önemli” Gerçekten Önemli mi?

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Burası Çok Önemli” adlı kitabı piyasaya çıktı…

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Burası Çok Önemli” adlı kitabını herkes gibi ben de okumak için sabırsızlanıyordum. Kitap piyasaya çıkmadan önce PDF’sini bulmak için çok uğraştım, ancak PDF’sinin hiç kimseye “verilmemesi” talimatı verilmişti. Artık kitabı mağazadan alacaktık…

Bugün kitabı almak için gittiğim D&R mağazasında şok yaşadım; her yerde Berat Albayrak’ın kitabının yer aldığı bir mağaza tahayyül ederken, kitabın kendisini bulmak için oradaki görevliden yardım ister durumda buldum kendimi. Ya birileri talimat vererek kitabın ön plana çıkmasını istemedi ya da benim gittiğim mağaza kitap için hazırlık yapmak da gecikmişti.

Gelelim kitabın içeriğine…

Berat Albayrak bu kitabında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Maliye ve Hazine Bakanlığı döneminde yaptığı işleri kendi gözünden anlatıyor.

ERDOĞAN’SIZ BİR KİTAP

Kitabı okurken Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “kaç defa atıf yapıldı” diye bir soruyla okuma yaptım. Kitabın önsözünde “Bahsi geçen bu zaman zarfında tüm bu hizmetleri hayata geçirmemize vesile olduğu için Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkürü bir borç biliyorum.”  cümlesi dışında Erdoğan’ın adı kitapta hiç anılmıyor. Damat Albayrak da her siyasi hareketteki yeni lider adayı gibi mevcut lider yerine, kadrolara ve kendine birçok defa atıf yaparak kitabın çerçevesini oluşturmuş izlenimi veriyor.

MAZLUM GEÇMİŞ TAMAM

“Ben sahalara dönüyorum” diye yorumladığım bu kitapta Berat Albayrak da birçok siyasi lider adayı gibi kendine bir “mazlum geçmiş” yazarak işe başlamış. Yaş itibariyle Albayrak’ın mazlum geçmişi de 28 Şubat olmuş! Sayın Albayrak keşke 28 Şubat döneminde çektiği eziyetleri daha teferruatlı anlatsaydı da biz de acısını paylaşıp, merakımızı giderebilseydik!

MÜLAKAT MAĞDURU ALBAYRAK

Kitabı okurken, Berat Albayrak’ın bugün çok tartışılan mülakat sistemi yüzünden mağdur olduğunu da öğrenmiş oldum. Albayrak’ın okulu bitirdikten sonra başvurduğu iki özel şirket de hayat tarzı nedeniyle mülakatta Berat Albayrak’ı elemiş. Biri babasının siyasi görüşü nedeniyle, diğeri de alkol almadığı için.  Ama bugün arada küçük bir fark var: Dün özel sektörde yapılıyordu, bugün devlette!

DAĞITIM ŞİRKETLERİNİN ÖZELLEŞTİRİLMESİNİ SAVUNUYOR

Albayrak yaptığı “güzel” işlere Enerji Bakanlığı döneminden başlamış. Bugün çok tartışılan ve toplumun her kesiminde tepkiye neden olan Elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesini de savunuyor. Hatırlanacağı üzere bu özelleştirmeler nedeniyle Isparta’ya geçen ay belli bir süre elektrik verilememişti. Albayrak buna rağmen dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesini şöyle savunuyor:

“Daha verimli işletmecilik yapılması, yatırımların hızlıca hayata geçirilmesi ve halkımıza daha kaliteli bir hizmet sunulması amacıyla elektrik dağıtım şirketleri özelleştirilmişti. 2014 yılında tamamlanan bu özelleştirme süreçleri ile bu alandaki hizmeti tamamen özel sektör alırken, kamu, denetleyici ve düzenleyici role geçti. Böylece şeffaflık, denetlenebilirlik, yatırımların yakından takibi gibi çok önemli kazanımlar elde edildi.”

ALTIN MADENİ VE LOBİ ŞİRKETLERİ

Türkiye’nin altın madeni açısından çok zengin bir ülke olduğunu belirten Albayrak, “Burası Çok Önemli” adlı kitabında altın madeni çıkarılmasına karşı çıkanların yabancı lobiler olduğunu işaret ederek şu ifadeleri kullanıyor:

“Altın meselesinde çok ciddi bir yabancı lobinin dezenformasyonu ile karşı karşıya kaldık. Zaten maden ve enerji meselesinde ne zaman ülkemizin faydasına olacak bir adım atsak, belli amaçlar doğrultusunda fonlanan kuruluşları karşımızda gördük. Hemen arkasından da karalama kampanyaları, itibar suikastları ve iftiralara maruz kaldık.”

TRUMP’IN TWEET’NİN PERDE ARKASI

Kitabın en sürükleyici kısmı Hazine ve Maliye Bakanlığı döneminde yapılan işler. Berat Albayrak, kendi ifadesiyle bu dönemde köklü değişikliklere imza attı. Kitabın bu bölümünde kendisinin ekonomik vizyonlarını kamuoyu ile paylaştığı sırada ABD Başkanı Trump’ın Türkiye ekonomisi aleyhinde tweet atmasının perde arkasını da anlatıyor:

“Rahip Brunson’ın tutuklanmasında sorumlulukları olduğu gerekçesiyle ilgili bakanlarımızı kara listeye aldılar. Bununla da yetinmeyip, 10 Ağustos Cuma günü, ekonomiye dair vizyonumuzu canlı yayında anlatmaya hazırlandığımız dakikalarda, Trump Türkiye’ye ambargo uygulayacaklarına dair bir tweet attı.  Aslında diplomatik kaynaklar ABD’nin o hafta Türkiye’ye yönelik bir yaptırım kararı açıklayacağı konusunda bizi önceden bilgilendirmişti. Yine de hafta başında yapmayı planladığımız ekonomik vizyon toplantımızı, ABD’nin açıklaması gelene kadar ertelemeye karar verdik. Amacımız,  toplantıda  kamuoyuna ilan edeceğimiz ekonomik dönüşüm programı yoluyla ABD’den gelecek açıklamanın neden olacağı olumsuz havayı dağıtmak ve topluma güven vermekti. Ancak, biz toplantıyı erteledikçe Amerikalılar da açıklamayı erteliyordu. Nihayet daha fazla beklemeden 10 Ağustos Cuma günü Dolmabahçe’de toplantımızı yapmaya karar verdik. O gün tam bizim sunuma başladığımız dakikalarda, ABD’da sabahın çok erken saatlerinde Trump’ın Türkiye’yi hedef alan tweet’i geldi. Zamanlama manidar!

Bu tweet’in ardından, Londra merkezli uluslararası finansal kuruluşları sanki bir merkezden talimat almışçasına Türk lirasına karşı büyük bir saldırı başlattı.”

Hatırlanacağı üzere o gün Berat Albayrak’ın konuşmaya başlamasıyla döviz kuru da yükselişe geçmişti.

YEREL SEÇİMLER VE KURUN YÜKSELİŞİ

Eski Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak yukarıda iddia ettiği gibi bir saldırının 2019 yerel seçimleri öncesi de yapıldığını ileri sürerek,

“Yapılan kur operasyonunun seçim sonuçlarını etkilemeye yönelik bir müdahale olduğunu milletimiz gördü” ifadelerini kullanıyor. Ancak 2019 yerel seçimleri sonrası başta İstanbul ve Ankara olmak üzere birçok büyükşehri AKP yıllar sonra kaybetti.

SICAK PARA EKONOMİSİ RİSKLİ

Sıcak para ekonomisinin Türkiye’nin izlediği dış siyaset açısından da risk barındırdığını öne süren Albayrak bu konuya şöyle dikkat çekiyor:

“Son on yılda uluslararası sermayeyi kontrol eden ülkeler ile aramızda Suriye’de, Irak’ta, Doğu Akdeniz’de Azerbaycan’da, Libya’da ve terörle mücadelede milli menfaatlerimizi kollamak adına yaşanan anlaşmazlıklar ve bu ülkelerin anlaşmazlıkların çözümünde finansal yaptırımları bir araç olarak kullanma eğilimi, sıcak paraya dayalı bir büyüme modelini bizim için eskisinden çok daha riskli hale getirdi.”

ALBAYRAK AVRASYACI MI OLDU

Berat Albayrak’ın kitabını okurken “Avrasyacı mı oldu”  sorusu da aklınızı kurcalıyor. Albayrak, 2008 yılındaki küresel kriz ile bilirlikte ağrılık merkezinin batıdan doğuya doğru kaydığını vurgulayarak, “2008 küresel kriziyle birlikte dünyadaki ağırlık merkezinin ekonomik ve siyasi manada yeniden batıdan doğuya doğru kaymaya başladığı bir sürece girdik. Yakındoğu coğrafyası bu yüzyılda yeniden ekonominin, kültürün, üretimin, bilginin teknolojinin merkezi olmaya doğru hızla ilerliyor” ifadelerine yer veriyor.

KİTAPLA İLGİLİ SON NOT

Kitabı bitirdikten sonra aklıma ilk gelen cümle şu oldu: Yıkılmadım, ayaktayım! Albayrak kitapta hiç özeleştiri vermeyip, bütün yaptığı işlerin çok başarılı işler olduğunu anlatıyor.

Peki, Berat Albayrak bu kadar başarılıysa niye görevi bıraktı?

Masum Gök – Odatv

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu