Iris Murdoch’un “Oldukça Onurlu Bir Yenilgi” adlı romanı, Ayrıntı Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. Bu roman, Murdoch’un kendine özgü kara mizah anlayışıyla kaleme aldığı bir eser olarak dikkat çekiyor. Kitap, insan ilişkilerinin ne kadar kırılgan olduğunu ve dışarıdan sağlam görünen bağların dahi manipülasyonla nasıl yıkılabileceğini inceliyor. Hikayenin merkezinde, zeki ve alaycı bir entelektüel olan Julius King yer alıyor. Aynı zamanda başarılı bir bilim insanı olan King, şeytani bir karaktere sahip. Julius, çevresindeki insanların birbirlerine olan bağlılıklarını sınamak amacıyla karmaşık bir “kukla oyunu” başlatır. Zekice planlanmış hamleleriyle, karakterlerin beklediği gibi tepkiler verdiğini gözlemler. Ancak, öngörülemeyen olayların zinciri, kaçınılmaz bir trajediye doğru ilerler.…
Yazar: Edebi Bülten
Virginia Woolf’un ünlü romanı Mrs. Dalloway, Şeyma Dağıstan’ın çevirisiyle Elips Kitap tarafından yayımlandı ve okurlarıyla buluştu. Woolf, kendi romanı hakkında, “Karakterlerimin arkasındaki güzel mağaraları nasıl kazdığımı; bunun tam da benim aradığım şeyi sağladığını düşünüyorum: insanlık, mizah ve derinlik. Asıl amaç mağaraların birleşmesi ve her birinin, yaşanılan o anın içinde gün yüzüne çıkması” şeklinde bir değerlendirmede bulunuyor. Romanın kahramanı Clarissa Dalloway, vereceği bir partinin hazırlıklarıyla meşgulken, okuyucu sadece onun düşünsel yolculuğuna değil, aynı zamanda onun hayatına dokunan herkesin iç dünyasına da tanık oluyor. Woolf, tek bir gün içerisinde hem geçmişi hem geleceği hem de o anı ustalıkla harmanlıyor. Yazar, olay örgüsünden…
Edinilen bilgilere göre, fuar alanında yayınevinin standına bir mermi çakılmış kitap bırakıldı. Olayın fark edilmesi üzerine yayınevi yetkilileri emniyete başvurarak şikâyetçi oldu. Gelişmeyi, kitabın Türkçe çevirisini yapan Nuray Öngoğlu sosyal medya hesabından duyurdu. Kitap Karıştırıldı Tehdidin nedeninin, faillerin Kim Bo Young’un kitabını Charles Darwin’in “Türlerin Kökeni” adlı evrim kuramını anlattığı eserle karıştırmış olabileceği değerlendiriliyor. Sosyal medyada geniş yankı uyandıran olay, birçok kullanıcı tarafından cehalet ve nefret eylemi olarak nitelendirildi. Oysa söz konusu kitap, evrim teorisiyle değil; bilim kurgu türünde, yapay zekâ ve robot temalarını işleyen bir roman. Emniyet ekipleri olayla ilgili soruşturma başlatırken, yayınevi yetkilileri tehditlere rağmen fuardaki faaliyetlerine devam…
Milan Kundera’nın en tanınmış eseri, Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği, Can Yayınları etiketiyle ve Fatih Özgüven’in çevirisiyle okuyucuyla buluştu. Roman, yayımlandığı andan itibaren modern klasik statüsüne yükselerek, geçtiğimiz yüzyılın en etkili anlatılarından biri olarak kabul gördü. Eserin tanıtım metninde yer alan ifadeler, romanın temel izleklerini ortaya koyuyor: “Cumartesi ve pazar günleri, varolmanın tatlı hafifliğinin geleceğin derinliklerinden yükselip yanına vardığı duygusu içindeydi. Pazartesi, benzerini bundan önce hiç tanımadığı bir ağırlıkla çarpıldı. Rus tanklarının tonlarca çeliği bunun yanında hiç kalırdı. Çünkü sevecenlikten daha ağır bir şey yoktur dünyada.” Bu satırlar, romanın ana karakterlerinin iç dünyalarındaki karmaşayı ve yaşadıkları çelişkileri yansıtıyor. Kundera, Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği’nde,…
İskender Fahrettin Sertelli’nin yeni romanı Telli Haseki, Elips Kitap tarafından okuyucularla buluştu. Roman, Sultan İbrahim’in tahta kaldığı sekiz yıllık dönemi ve bu dönemin Osmanlı Devleti üzerindeki etkilerini konu alıyor. Sultan İbrahim’in sekizinci hasekisi olan Hümaşah Sultan, romanda önemli bir figür olarak öne çıkıyor. Entrika ve oyunlarla dolu kişiliğiyle bilinen Hümaşah Sultan, Padişah İbrahim’i dahi gölgede bırakacak bir güce sahip. Saraydaki tüm cariye ve hasekileri etkisi altına almayı başaran Hümaşah Sultan, diğer adıyla Telli Haseki’nin yaşam öyküsü, Osmanlı Devleti’nin o dönemdeki durumunu tüm gerçekliğiyle sergiliyor. İskender Fahrettin Sertelli, Deliler Saltanatı adlı eserinden bir yıl sonra yayımladığı Telli Haseki ile Sultan İbrahim…
Mizuki Tsujimura’nın dünya çapında beğeni toplayan romanı “Onu Ayışığında Aramak,” Eda Karakol’un çevirisiyle Athica Yayınları etiketiyle okurlarla buluşuyor. Modern Japon edebiyatının önde gelen isimlerinden Tsujimura, bu eserinde insanın en derin arzularından biri olan “son bir kez görüşebilme” temasını ele alıyor. Roman, gerilim unsurlarıyla harmanlanmış, ince psikolojik tahlillerle zenginleştirilmiş özgün bir kurgu sunuyor. Hikaye, ölülerle yaşayanları bir araya getiren aracı figür olan Tsunagu etrafında şekilleniyor. Tsunagu, ölümü bir veda sahnesi olarak yeniden tanımlarken, insan kalbinin en karmaşık sorusunu gündeme getiriyor: “Son bir kez görebilme şansı verilse, kimi seçerdik?” Roman, yas, suçluluk, pişmanlık, sessizlik, yüzleşme ve gecikmiş vedaların ağırlığını katman katman ortaya…
Dr. İlker Selman’ın yeni romanı Termal Eşik, Kafekültür Yayınları tarafından okurların beğenisine sunuldu. Romanın konusu, 2060 yılında geçiyor. Küresel ısınmanın etkisiyle dünyanın büyük bir bölümü yaşanılmaz hale gelmiş, okyanuslar buharlaşmış, buzullar erimiş ve gökyüzü karanlık bir örtüyle kaplanmıştır. İnsanlığın büyük bir kısmı bu sıcaklık felaketinde hayatını kaybederken, hayatta kalanlar ise ısı geçirmez Termal Sığınaklarda yaşamaya çalışmaktadır. Dışarıdaki sıcaklık 70 dereceyi aşarken, bir bilim insanının buluşu her şeyi değiştirme potansiyeline sahiptir. Ancak bu yeni durum, zenginlerin kristal fanuslarda lüks içinde yaşadığı ve yoksulların yer altı mağaralarında hayatta kalmaya çalıştığı bir dünyada iç savaşı tetiklemektedir. Güneşin öfkesi dindikten sonra, insanlık bu kez…
Caner Almaz’ın yeni romanı “Boşluklar”, İthaki Yayınları tarafından okurlarla buluştu. Kitap, yazarın “Yaşamaklar” (2021) ve Notre-Dame de Sion Edebiyat Ödülü’ne değer görülen “Duvarlar” (2024) eserlerinden sonraki üçüncü romanı olarak dikkat çekiyor. Kitapta Halil, Aysel ve Oğuz’un geçmişin yüküyle şekillenen yaşamları ile Kenan, Füsun ve Neşe’nin bu hikâyenin mirasını geleceğe taşıma çabaları anlatılıyor. “Boşluklar”, geçmişin izlerini süren ve geleceğe umutla bakan karakterlerin öyküsünü sunuyor. Roman; aşk, dostluk, dayanışma, idealler ve ihanet gibi temaları işleyerek bir kuşağın deneyimlerini aktarıyor. Kitabın tanıtım metninde yer alan, “Olmak istediğim kişiyle olduğum kişi arasındaki mutlak boşlukta boğuluyorum. Bunu anlayabilir misiniz?” ifadesi, romanın ana temasını özetliyor. Almaz,…
William Shakespeare’in ölümsüz eseri Hamlet, Damla Göl’ün yetkin çevirisiyle okurlara ulaşıyor. Hep kitap etiketiyle yayımlanan bu yeni çeviri, tragedyayı modern okuyucunun anlayabileceği bir dille sunmayı amaçlıyor. Danimarka kraliyet ailesinin içine düştüğü karanlık, Hamlet’in trajik öyküsünün zeminini oluşturuyor. Kralın beklenmedik ölümü ve ardından kraliçenin, merhum kralın kardeşi Claudius ile evlenmesi, genç Prens Hamlet’i derin bir umutsuzluğa ve öfkeye sürüklüyor. Sarayın koridorlarında yas ve düğün aynı anda yankılanırken, Hamlet’in zihninde şüpheler ve intikam arzusu filizleniyor. Oyun, ihanet, intikam, delilik ve ahlaki çöküş temaları etrafında şekilleniyor. Hamlet, babasının hayaletiyle karşılaştıktan sonra, gerçeği ortaya çıkarma ve intikam alma görevini üstleniyor. Ancak bu süreçte, kendi…
George Orwell’ın alegorik romanı Hayvan Çiftliği, Sena Toksoy Danacı’nın çevirisiyle Bilgi Yayınevi tarafından okuyucuyla buluştu. Roman, totaliter rejimlerin doğuşunu ve yozlaşmasını çarpıcı bir dille anlatıyor. Eserin temelinde yatan fikir, tüm diktatörlüklerin başlangıçta adalet, eşitlik ve özgürlük vaatleriyle ortaya çıkmasına rağmen, iktidarı ele geçirdiklerinde baskıcı rejimlere dönüşmeleridir. Hayvan Çiftliği’ndeki “Tüm hayvanlar eşittir” sloganı, zamanla “Ama bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir” şeklinde evrilerek bu dönüşümü sembolize eder. Roman, bu sürecin tüm detaylarını ustalıkla gözler önüne seriyor. Orwell’ın Sovyet mitini yıkma amacıyla yazdığı bu politik hiciv, günümüzde farklı coğrafyalardaki totaliter rejimlere uyarlanabilen evrensel bir klasik haline geldi. Eser, kendini ayrıcalıklı gören, yasaları kendi…