Bu eser, 1992-2002 yılları arasındaki Cezayir’in “kara on yılı” olarak adlandırılan şiddet dolu dönemindeki trajedileri çarpıcı bir şekilde ele alıyor. Daoud’un romanı, 31 Aralık 1999’da bir katliamdan sağ kurtulan birinin gözünden Cezayir’deki iç savaşın dehşetini anlatıyor. Ancak eser, Cezayir’de yasaklı. Ülke, geçmişte yaşanan kanlı olayları dile getiren her türlü edebi çalışmaya kısıtlama getirmiş durumda. “Houris”, Barış ve Ulusal Uzlaşma Şartı çerçevesinde, o dönemin hatıralarını anımsatacak içerik barındırdığı için yasaklanmış durumda. Romanın yayıncısı Gallimard, Cezayir’de 6-16 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Uluslararası Kitap Fuarı’na katılmaması gerektiğini duyurdu. Böylece Kamel Daoud, hem ödül kazanarak uluslararası arenada ses getirmiş oldu hem de eserinin…
Yazar: Edebi Bülten
İlgili ekipler, çevre illerdeki tarihi eserlerin Kayseri’de satılacağı bilgisinin alınmasının ardından harekete geçti. Operasyon sırasında, Aramice dilinde yazılmış nadir el yazması kitaplar ele geçirildi. Yapılan müzakereler sonucu yedi kişi gözaltına alındı. Şüpheliler arasında A.A, N.E, M.A, A.S, A.E, S.B. ve A.B. isimli zanlılar bulunuyor. Şu anda emniyetteki işlemlerin devam ettiği öğrenildi. Ayrıca, söz konusu şahısların daha önce kazı yaptıkları bölgede Roma dönemine ait bir lahit de bulundu. Ele geçirilen tarihi eserler, Kayseri Müze Müdürlüğü’ne teslim edildi. Bu operasyon, tarihi eser kaçakçılığına karşı bir mesaj niteliği taşıyor ve bölgedeki tarihi kalıntıların korunması adına atılan önemli adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.
Özellikle eğitim ve kültürün temel taşı olan kitaplara ulaşım, pandemi sonrası derinleşen ekonomik krizle birlikte lüks bir hâle geldi. Kâğıt üretimindeki yetersizlik, yüksek maliyetler ve düşük gelirler, bu sıkıntılı durumu daha da pekiştiriyor. Türkiye Yayıncılar Birliği’nin desteğiyle düzenlenen 41. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı da bu olumsuzlukların gölgesinde başladı. Geçmiş yıllara göre daha düşük bir katılım göze çarparken, bazı yayınevleri stant ücretlerindeki fahiş artış nedeniyle fuara katılmama kararı aldı. Böylece, özellikle büyük iki salonun boş kalması dikkat çekti. Katılımcılar arasında kitap fiyatlarının yükseklikten duyulan hüzün ve endişe hâkim. Sosyoloji öğrencisi Çağla Ünveren, bu yılki fuarın sakinliğinin kendisini etkilediğini; bir kitap almanın…
Bu yıl “Çocukluk Şenliktir” temasıyla düzenlenecek fuarda, Çağdaş Yunanca edebiyatın önde gelen yazarlarından Dimitris Sotakis de yer alacak. Fuarın onur yazarı ise Yalvaç Ural olarak belirlendi. Ayrıca, bu yılki onur konuğu ülke Azerbaycan olarak seçildi. Beylikdüzü’nde gerçekleştirilecek olan etkinliğe öğrenci, öğretmen, emekli ve engelli bireylerin girişi ücretsiz olacak. TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile 2-10 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan fuar, 1000’i aşkın yayınevi ve sivil toplum kuruluşunu bir araya getirerek birçok yazarı İstanbul ve çevresindeki okuyucularla buluşturmayı planlıyor. Bu yıl, Yayıncılar Kooperatifi de ilk kez TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’nda yer alacak. 7. Salon’da 749…
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ve TÜYAP işbirliğiyle düzenlenen 2024 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü, her yıl farklı edebi dallarda eserler vermiş yazarları onurlandırmak amacıyla veriliyor. Bu yılki ödül, şiir, roman, öykü, tiyatro, deneme, eleştiri ve inceleme alanlarında Cevdet Kudret’in anısını yaşatma hedefiyle sahiplerine ulaşıyor. Seçici kurul, Asuman Kafaoğlu-Büke, Fatih Altuğ, Handan İnci, İbrahim Yıldırım ve Ömer Türkeş’ten oluşuyor. Bu yıl “Cerrah” romanını ödüle değer gören kurul, eserin, “çağın akıl dışı durumlarını, kimlik bunalımlarını yenilikçi arayışlar ve görsel bir anlatı diliyle sunduğunu” ifade etti. Pirselimoğlu’nun bu eseri, bilgisiz bir dünyanın içindeki bireylerin karmaşası ile karşı karşıya kalma yolculuklarını başarıyla işlerken, okuyuculara…
Öz ailesi adına sahneye çıkan Can Öz, 17 yıl süresince verilen ödülün gelecek yıl farklı bir yapılanmaya geçeceğini duyurarak, hem seçici kurulu hem de bu yılın ödülünü kazanan Necati Tosuner’i kutladı. Ödül, seçici kurul başkanı Metin Celal tarafından Necati Tosuner’e takdim edildi. Celal, yaptığı konuşmada, ödülün verilme kararını açıklayarak, Tosuner’in edebi kariyerine ve eserlerine dikkat çekti: “Erdal Öz Edebiyat Ödülü seçici kurulu, Necati Tosuner’e ödülü, edebi geçmişinin derinliğinden ve toplumsal baskılar karşısında bireyin yalnızlığını kaleme almadaki ustalığından ötürü vermeyi kararlaştırdı” dedi. Necati Tosuner ödülünü aldıktan sonra teşekkürlerini iletti ve istediği anı da dile getirdi: “Öldükten sonra iyi bir adam olarak…
Altıncı kez düzenlenen bu ödül töreni, polisiye edebiyatın Türkiye’deki gelişimine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Bu yıl Yılın Polisiye Romanı Ödülü, “Baba” adlı eseriyle Günay Gafur’a verilirken, En İyi Polisiye Öykü Kitabı ödülü ise Ercan Akbay’ın “İyi ki Varsınız” kitabına layık görüldü. Ayrıca, Kristal Kelepçe Teşvik Ödülü “Ölümle Hesaplaşma” romanıyla Muhammed Selman Anasal’a takdim edildi. Polisiye Edebiyata Katkı Onur Ödülü ise “Kara Hafta” Organizasyon Komitesi’ne verildi. Bu ödülü, komite adına Ahmet Ümit, Adnan Özer, Metin Celal ve Can Erol’dan oluşan grup adına Adnan Özer kabul etti. Kristal Kelepçe Ödülleri, polisiye edebiyatın önemini vurgularken, bu alandaki yetenekli yazarları ve eserleri desteklemeye devam ediyor.
İrlandalı yazar Sally Rooney, Hindistanlı yazar Arundhati Roy ve Amerikalı yazar Rachel Kushner, binden fazla edebiyat dünyası çalışanıyla birlikte, İsrail’in Filistinlilere yönelik baskı politikalarını protesto etmek amacıyla kültür kurumlarını boykot etme kararı aldıklarını duyurdu. TRT Haber’in aktardığına göre, boykota imza atan yazarlar, Filistin haklarını ihlal eden, ayrımcı politikalar uygulayan veya İsrail’in işgal ve ayrımcı eylemlerini meşrulaştıran kurumlarla çalışmayacaklarını ifade etti. Açıklamada, “21. yüzyılın en derin ahlaki, siyasi ve kültürel krizlerinden biriyle karşı karşıyayız” denildi. Yazarlar, İsrail’in Ekim ayından bu yana Gazze’de en az 43.362 Filistinliyi öldürdüğünü belirterek, bu durumun 75 yıllık bir etnik temizlik politikasının devamı olduğunu vurguladı. Ayrıca, kültürün…
. İnsanoğlunun en eski ve en güçlü duygularından birisi olan korkuyu ele alan projede kadın yazarların kalemlerinden korku öyküleri okuyacaksınız. Korku edebiyatına yeni bir nefes getirecek Aklın Karanlık Labirentleri isimli bu benzersiz kitap, okurlarına tüyler ürpertici bir deneyim sunmayı amaçlıyor. Edebiyatın güçlü kadın kalemlerinden oluşan seçki, gotik korkudan modern gerilim hikâyelerine kadar geniş bir yelpazeye yayılıyor. Her bir öykü kendi dehşet dolu evrenini yaratırken, aynı zamanda da kadın bakış açısının derinliklerine inmenizi de sağlıyor… Kitapta yer alan öyküler, korkunun farklı boyutlarını keşfederken, karanlık sırlar, doğaüstü varlıklar ve insan ruhunun derinliklerinde yatan en karanlık düşüncelerle yüzleşmenizi de sağlayacak… İster gotik mimarilerin…
Bu yıl, Attilâ İlhan Bilim Sanat ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın desteklediği Attilâ İlhan Edebiyat Ödülleri, Doğan Hızlan’ın onursal başkanlığında toplanan seçici kurullar tarafından sahiplerine ulaştı. Şiir dalında 48, roman dalında ise 82 eserle yapılan başvurular arasında, ödüller sahiplerini buldu. 2024 Attilâ İlhan Roman Ödülü, İletişim Yayınları’ndan çıkan “Kimsenin Ölmediği Bir Cinayet Öyküsü” romanı ile Ali İpek’e verildi. Seçici kurul, eserin ilgi çekici konusunu kendine özgü bir tarzla ve yaratıcı bir atmosferde işlemeyi başardığını belirterek bu karara vardı. Ayrıca, ilk roman ödülü olan Attilâ İlhan İlk Roman Vakıf Özel Teşvik Ödülü, Işık Yayınları’ndan çıkan…