Yazar: Edebi Bülten

Özellikle eşcinsel yaşamı, cinselliği ve kimliği açık sözlü ve zarif bir dille kaleme aldığı eserleriyle tanınan White, ardında sarsıcı bir edebi miras bıraktı. Kariyeri boyunca roman, biyografi, anı ve gazetecilik türlerinde sayısız metin kaleme alan White, queer edebiyatın ana akıma taşınmasında kilit bir rol oynadı. “Eşcinsel kurgu öncesinde, Gore Vidal ve Truman Capote gibi isimler heteroseksüel okurlara hitap ediyordu,” diyordu White. “Bizse doğrudan eşcinsel bir okur kitlesini hedefliyorduk, bu her şeyi değiştirdi. Fire Island’ın ne olduğunu açıklamak zorunda değildik.” Edebi Mirası White’ın ilk romanı Forgetting Elena (1973), kurgusal bir Fire Island’da geçen eşcinsel yaşamı konu alırken, Vladimir Nabokov tarafından “muhteşem…

Devamı

Bu yıl beş seçkin eserin yer aldığı kısa listeden zirveye çıkan isim, Alman şair Durs Grünbein’in Psyche Running adlı eserinin İngilizce çevirisini yapan Karen Leeder oldu. Ödül jürisi, Leeder’in çevirisi için şu ifadeleri kullandı:“Durs Grünbein’in Psyche Running adlı eseri, kelimelerle nesneler arasında gidip gelen ve ciddi olma arzumuzu doyuran bir şairin etkileyici bir seçkisini sunuyor. Karen Leeder’in usta işi çevirileri, Grünbein’i İngilizce okur için evrensel, lirik ve felsefi bir figür hâline getiriyor.” 130.000 Kanada doları tutarındaki büyük ödülün %60’ı çevirmen Leeder’e, kalan kısmı ise eserin özgün sahibi Durs Grünbein’e verilecek. Kısa listeye giren diğer dört şairin her birine ise 10.000…

Devamı

İlk olarak 13 Haziran Perşembe günü, Yapı Kredi Yayınları Beyoğlu Kitabevi’nde düzenlenecek imza etkinliğinde okurlarıyla buluşacak olan Manguel, kitaplarını imzalayacak ve okurlarıyla sohbet edecek. Manguel’in İstanbul’daki ikinci durağı ise İstanbul Modern olacak. 14 Haziran Cuma günü gerçekleştirilecek etkinlikte Manguel, sanatçı Ali Kazma ile bir söyleşiye katılacak. Bu özel buluşma, Kazma’nın “Aklın Manzaraları” başlıklı sergisi kapsamında düzenlenecek. “Aklın Manzaraları” Sergisine Özel Söyleşi Ali Kazma’nın, Manguel’in kişisel kütüphanesinin Fransa’dan Portekiz’e taşınma sürecini konu alan “Alberto Lizbon’da” adlı video çalışmasıyla merkezine aldığı sergi, yazarın entelektüel evrenine bir pencere aralıyor. Söyleşide, Kazma’nın üretim pratiği ile Manguel’in “gerçeklik ile hayal gücü arasında bir dönüşüm portalı”…

Devamı

Rusya’dan Türkiye’ye uzanan anma programlarında şiirler okundu, müzikler seslendirildi, sergiler açıldı. Moskova’da Duygu Dolu Tören Büyük şairin mezarının bulunduğu Moskova’daki Novodeviçi Mezarlığı’nda düzenlenen tören, anlamlı anlara sahne oldu. Türkiye Cumhuriyeti Moskova Büyükelçiliği’nin himayesinde, Rus-Türk İş İnsanları Birliği ve Moskova Nâzım Hikmet Vakfı iş birliğiyle gerçekleştirilen törende, katılımcılar Nâzım Hikmet’in dizelerini seslendirerek şairin hatırasını andı. Törenin onur konuğu sanatçı Zülfü Livaneli, yaptığı konuşmada Nâzım Hikmet’in Türkçeye ve insanlığa yaptığı katkılara dikkat çekti. Livaneli, “Dili, Yunus Emre’den bugüne taşıdı. O, Türkçeyi evrenselleştirdi” dedi ve şairin umuda dair dizeleriyle konuşmasını noktaladı: “Ben hapisten çıkmışım… Ve dünya güzeldi.” Türkiye’nin Dört Bir Yanında Nâzım’a Saygı…

Devamı

Senaryosunu bizzat Cameron ve Abercrombie’nin birlikte kaleme alacağı projeye ilişkin detaylar, sinema ve edebiyat dünyasında heyecan yarattı. 5 Mayıs’ta yayımlanan ve kısa sürede hem Birleşik Krallık’ta 1 numaraya, hem de New York Times En Çok Satanlar listesinde 5. sıraya yükselen roman, klasik korku öğelerini karanlık bir fantezi atmosferiyle harmanlıyor. Hikâye, kutsal bir görevi yerine getirmek üzere yola çıkan bir rahibin, hizmet ettiği yapının gerçekte katiller, karanlık büyücüler ve canavarlardan oluştuğunu keşfetmesiyle başlıyor. Roman, Tanrı’ya ulaşmanın kanlı bir geçitten geçtiği çarpıcı bir anlatım sunuyor. James Cameron, The Devils hakkında yaptığı açıklamada, “Bu roman, Abercrombie’nin kaleminde hayat bulan karanlık bir destan. İyilikle…

Devamı

Yazarın 12 yılını geçirdiği ve birçok önemli eserini kaleme aldığı ev ise hâlâ satışta. Edebiyatçılar ve sevenleri, bu yapının bir kültür mirası olarak korunmasını istiyor. 55 Yıl Sonra Aynı Sokakta Bir Araya Gelindi 1950’li yıllarda İstanbul’a taşınan Orhan Kemal, 1954-1966 yılları arasında Cibali’deki mütevazı bir evde yaşamıştı. “Hanımın Çiftliği”, “Murtaza”, “72. Koğuş”, “Ekmek Kavgası” ve “Gurbet Kuşları” gibi eserlerine bu evde hayat veren yazar, çevresindeki insanları, mahalle kültürünü ve yaşadığı zorlukları romanlarına yansıttı. Yazarın vefatının 55. yılı anısına düzenlenen etkinlikte, Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Başkanı Adnan Özyalçıner, Genel Sekreter Mustafa Köz, yazarın oğlu Işık Öğütçü ve çok sayıda edebiyatsever hazır…

Devamı

Teknolojinin edebi üretim üzerindeki yeri tartışılırken, Rüşdi özellikle yapay zekânın mizah üretmedeki eksikliğine vurgu yaptı. “ChatGPT tarafından yazılmış bir mizah kitabı yayımlanırsa, o zaman yazarlar için tehlike çanları çalıyor demektir,” diyen Hint kökenli Britanyalı-Amerikalı edebiyatçı, şu ana dek yapay zekâyı kişisel olarak kullanmadığını ve bu teknolojiyi bilinçli olarak görmezden geldiğini ifade etti. “Yeniden Kurgu Üzerine Konuşmak Güzel Olacak” Etkinlik, 2022 yılında ABD’de sahnedeyken uğradığı bıçaklı saldırının ardından Rüşdi’nin Birleşik Krallık’taki en dikkat çeken kamuya açık etkinliği oldu. Saldırı sonucunda bir gözünü kaybeden yazar, yaşadığı bu travmatik süreci 2024’te yayımlanan Knife adlı anı kitabında ayrıntılı şekilde kaleme almıştı. Söyleşide saldırının izlerini…

Devamı

Ölüm haberini kızı Wanjiku wa Ngũgĩ, sosyal medya üzerinden duyurarak, “Babamız Ngũgĩ wa Thiong’o’nun bu sabah aramızdan ayrıldığını büyük bir üzüntüyle paylaşıyoruz. Dolu dolu bir yaşam sürdü, zorluklara karşı cesurca mücadele etti,” ifadelerini kullandı. Ngũgĩ’nin ölüm nedeni resmi olarak açıklanmazken, yazarın bir süredir böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavisi gördüğü biliniyordu. Emperyalizme ve Dil Hiyerarşisine Karşı Mücadelenin Sesi Ngũgĩ wa Thiong’o, sadece romanlarıyla değil, aynı zamanda politik duruşu, dil konusundaki devrimci yaklaşımı ve entelektüel katkılarıyla da adından söz ettirmiş bir isimdi. Eserlerinde İngiliz sömürgeciliği, yerel otoriter rejimlerin baskısı ve Afrika kimliğinin yeniden inşası gibi temaları işlerken, aynı zamanda anlatıların hangi dillerle…

Devamı

Geçtiğimiz hafta yayımladığı yazısında, “Masumları aç bırakmak ya da çocukları mahkûm etmek, acıyı dindirmez ya da ölüleri intikamla geri getirmez.” ifadelerini kullanan Horvilleur, İsrail hükümetindeki bazı bakanları sert sözlerle hedef aldı. Horvilleur, aynı yazısında iki halkın barış içinde yaşamasının önemine dikkat çekerek, “Filistin halkı için bir gelecek olmadan, İsrail halkı için de bir gelecek olamaz.” dedi. Ancak bu görüşleri, çevrim içi ortamlarda büyük tepkiyle karşılandı. Haham, özellikle kadınların dini lider olarak kabul edilmesini reddeden cinsiyetçi tehditlerin yanı sıra, idam çağrıları gibi ağır tehditlerle karşı karşıya kaldı. İsrail Yanlıları ve Karşıtları Arasında Hedefte 7 Ekim’de başlayan İsrail’in askeri operasyonlarını destekleyen görüşleriyle…

Devamı

Orhan Kemal Ailesi ve Müzesi tarafından düzenlenen etkinlikler, 30 Mayıs Cuma günü saat 10.30’da Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek. Tören kapsamında, 2025 yılı için verilen 54. Orhan Kemal Roman Armağanı, son romanı ve tüm eserleri göz önüne alınarak uzman yazar Ayşe Kulin’e takdim edilecek. Orhan Kemal: Toplumun Sesi, Edebiyatın Öncüsü 15 Eylül 1914’te Adana’nın Ceyhan ilçesinde dünyaya gelen Orhan Kemal, hayatı boyunca eserlerinde işçi sınıfının, emekçinin sesi oldu. Ekmek Kavgası, Hanımın Çiftliği, Murtaza, 72. Koğuş ve Gurbet Kuşları gibi eserleriyle sadece döneminin değil, Türk edebiyatının da en çok okunan ve saygı duyulan yazarlarından biri oldu. Eserlerinde toplumsal…

Devamı